| Baron, suçlu adamın Kurt'un emri ile hareket ettiğini iddia ediyor. | Open Subtitles | المطالبات للبارون ان الرجل مذنب كان بناء على أوامر من الذئب. |
| Bu, Baron Wolfgang von Kempelen'in mekanik satranç oynama makinesi. | TED | هذه هي لعبة الشطرنج الميكانيكية للبارون وولف فون كيمبلين. |
| Anglo-Saxon geleneklerinin nasıl olduğunu bilirim. Baron seyahat konusunda pek deneyimli değildir. | Open Subtitles | أفهم الأنجلوسكسونيين لم يسبق للبارون أن سافر، كما تعرف |
| Böyle bir şeyi asla yapmam, Kaptan, fakat şu piliçleri Baron Gruda'ya sattığını gördüğüm için, ilkin onlarla biraz oynaşmanın bir zararı olamayacağını düşündüm. | Open Subtitles | حاشى ان افعل ذلك سكيبر ولكن لا ارى ضيرا من التسلي قبل تسليمهم للبارون غرودو اعتقد بان التسلية لاضرر منها |
| Landsraad'ın başka hiç bir büyük Sarayı İmparator'un Baron'a yardımını bilmemeli. | Open Subtitles | لا توجد اسر عظيمه اخرى فى لاند ساراد تعلم مساعده الامبراطور للبارون |
| En derin taziyelerimizi Baron Gruda'ya iletmeliyiz. | Open Subtitles | يجب ان تبلغ حزني العميق للبارون غرودو |
| Yarın, onları Baron Gruda'ya şahsen teslim ediyorum. | Open Subtitles | غدا سأقوم بتسليمهما للبارون شخصيا |
| İmparator'un Baron'a yardımı konusunda hiçbir şey bilmemeli. | Open Subtitles | تعلم مساعدة الإمبراطور للبارون |
| Sen bu işe karışma! Baron'un yanına dönmem gerekiyor. | Open Subtitles | ابتعدي عن الأمر يجب أن أعود للبارون |
| Babam, Baron de Landsfield'a benim adıma evlilik sözü vermiş ve ben buna dayanamam. | Open Subtitles | ابي خطبني للبارون دي لاندزفيلد... وانا لا اطيقه... . |
| Elimde Herr Baron için özel bir teslimat var. | Open Subtitles | لدي هذا الطلب للبارون |
| Karşılığında sizden Baron Pryce'ı samimi olarak düşünmenizi rica ediyorum. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي سأطلبه عند العودة هو أن تعطي أهمية حقيقية للبارون ( برايس ) |
| Fortunio en başından beri Baron'un kadrosundaydı. | Open Subtitles | فورتونيو) موالى للبارون منذ البداية) |