| Seninle konuşmam lazım. | Open Subtitles | أحتاج للتحدّث معك الآن. |
| Ben Şerif Acosta. Seninle konuşmam gerek. | Open Subtitles | أنا المأمور (أكوستا)، أحتاج للتحدّث معك. |
| Seninle konuşmam gerek. | Open Subtitles | أنا بحاجة للتحدّث معك |
| - Biliyorum. - Seninle konuşmaya geldim. | Open Subtitles | أعلم ذلك، أتيت للتحدّث معك |
| Biliyorum. Ben Seninle konuşmaya geldim. | Open Subtitles | أعلم ذلك، أتيت للتحدّث معك |
| Sonunda Seninle konuşmak için vaktim var ama bana yardım etmen için artık çok geç. | Open Subtitles | أخيراً لديّ بعض الوقت للتحدّث معك لكنّه فات الأوان لأن تساعدني |
| Seninle konuşmak için can atıyorlar. | Open Subtitles | إنهم متلهفون للغاية للتحدّث معك |
| Arkadaşım Al, Seninle konuşmam için beni buraya gönderdi. | Open Subtitles | صديقي (آل) أرسلني إلى هنا للتحدّث معك |
| - Seninle konuşmam gerek. | Open Subtitles | - أحتاج للتحدّث معك - |
| Buraya Seninle konuşmaya geldim. | Open Subtitles | لقد أتيت إلى هنا للتحدّث معك |
| Seninle konuşmaya geldim. | Open Subtitles | أنا هنا للتحدّث معك |
| Seninle konuşmak için can atıyor. | Open Subtitles | هُو يتطلع للتحدّث معك. |