ويكيبيديا

    "للتعويض عن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • telafi etmek için
        
    • düzeltmek için
        
    • telafi edecek
        
    • telafi etme
        
    Hayır, yaptığımı telafi etmek için bir şey yapmam lazım gibi hissediyorum. Open Subtitles يجب ان افعل شئ للتعويض عن هذا اسمع , انت شرطى جيد
    4 yıl süren savaş sonrası umutsuzca yıkımı telafi etmek için Rusya topraklarında gerekli yatırımı yaptı. Open Subtitles الاقتصاد السوفياتي أيضا كان في حاجة ماسة للإستثمار للتعويض عن ويلات أربع سنوات من الحرب على الاراضي الروسية
    Hatalarımı telafi etmek için teslim olduğuma inanmakta güçlük çektiğini biliyorum. Open Subtitles أعرف بأنّك تجد من الصّعوبة إلى إعتقد أنا أدور نفسي في للتعويض عن أخطائي.
    Hepimiz adaletin korkunç bir hatasını düzeltmek için buradayız. Open Subtitles جميعنا هنا للتعويض عن اساءة فظيعة لتطبيق العدالة
    Bunu düzeltmek için elimden geleni yapacağım. Open Subtitles سأفعل كل ما بوسعي للتعويض عن ذلك.
    telafi edecek yeşil gözleri olduktan sonra kızların sıskalığına aldırmam. Open Subtitles لا أمانع النحيلات ما دمن لديهن أعين خضراء للتعويض عن ذلك
    Öyleydim, ve şimdi bunu telafi etme zamanı geldi. Open Subtitles لقد كنت كذالك .. لكن لقد حان الوقت للتعويض عن كل ذالك
    Biliyoruz ki geçit ağı düzenli olarak bağdaşık güncellemeler geçiriyor gezegen kaymalarını telafi etmek için. Open Subtitles نحن نعرف أن شبكة البوابة تخضع التحديثات المتلازمة الدوريه للتعويض عن التطور الكوني
    Berbat saç tıraşlarını ve yazla kışı aynı yerde geçirmek zorunda olmalarını telafi etmek için. Open Subtitles للتعويض عن حلاقة شعرهم دون المستوى والحقيقة التي هم يجب أن شتاء وصيف في نفس المكان.
    Şimdi de, kaybettiğimiz zamanı telafi etmek için, personelimi pazar günü bile çalıştırıyorum. Open Subtitles الآن، جعلت طاقم عملي يعملون يوم الأحد للتعويض عن الوقت الذي خسرناه
    Beyin-vücut sinerjisindeki kayıp fonksiyonları telafi etmek için mi? Open Subtitles للتعويض عن فقدان التآذر الوظيفى بين المخ و الجسم؟
    Hiç bana öyle bakma, geçen geceyi telafi etmek için benimle televizyon izleyeceğini söyledin. Open Subtitles حسناً لاتنظر لي هكذا لقد قلت انك ستشاهد معي للتعويض عن ليلة الامس
    telafi etmek için eve bırakmaktan çok fazlasını yapmak gerek. Open Subtitles سيتعيّن عليكَ فعل ما هو أكثر من مجرّد إيصالي للتعويض عن ذلك
    Ama Noel partisi, kayıp olan zamanı telafi etmek için iyi bir fikirmiş gibi geliyor. Ne diyorsunuz? Open Subtitles لكن يبدو أنّه هذه هي اللحظة المناسبة للتعويض عن الوقت المهدور.
    Tamamen allak bullak oldu ve düzeltmek için söyleyebileceğin bir şey olmadığını biliyorsun mu? Open Subtitles الأحوال سيئة جداً، ومقلوبة رأساً على عقب... لدرجة أنّك تعلم أنّه لا يوجد شيء يمكنك قوله للتعويض عن ذلك؟
    Cilt kurumasını düzeltmek için tenine biraz renk katacağım. Open Subtitles وأضيف لوناً للحم للتعويض عن الجفاف.
    Böylece ertesi gün durumu düzeltmek için,kulaklarımdan çıkana kadar salata yiyeceğim yine de bir gün önce verdiğim zararı hiç bir şekilde düzeltemem. Open Subtitles إذاً في اليوم التالي سأتناول السَلَطة حتّى "تخرج من أذناي" للتعويض عن ذلك و لكنني لن أصلّح ابداً العجز الذي حصل في اليوم السابق.
    Sonuç olarak, yarın sabah itibariyle herkesten, onun hatalarını telafi edecek 10 fikir bekliyorum. Open Subtitles و غدا صباحا اريد 10 أفكار للتعويض عن أخطائه
    Ama diğer şeyleri telafi edecek kadar değil. Open Subtitles ولكن ليس بما فيه الكفاية للتعويض عن جميع الأشياء الأخرى.
    Onu telafi edecek mavi gözleri olduktan sonra. Open Subtitles إن كانت عيناها زرقاوين للتعويض عن ذلك
    Dün akşam ki rezaleti telafi etme şansı tanıyoruz sana. Open Subtitles نمنحك الفرصة للتعويض عن إخفاق الليلة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد