| Bu gerginliği çözmeden üniversiteye giderse, oda arkadaşı bunu gebertir. | Open Subtitles | و هو لا يستطيع ان ينهى ذلك و يذهب للكلية |
| Bir oğlanın peşinden üniversiteye geldiğini söylediğinde kulağıma çok tanıdık geldi. | Open Subtitles | عندما قلتِ أنكِ لحقتِ ولداً للكلية لقد بدا الأمر مألوفاً جداً. |
| üniversiteye gitmek için kendi boyutumdan kaçtım. Onlar da peşime adam taktılar. | Open Subtitles | لقد تركت بعدى للذهاب للكلية و هم أرسلوا هؤلاء الرجال فى إثرى |
| Sonbahar'da tekrar üniversite Seçme Sınavına girmem gerekiyor sonra üniversite'de İşletme okuyacağım. | Open Subtitles | علي أن أجتاز اختباراتي ثانية في الخريف سأذهب للكلية وأدرس الأعمال التجارية |
| Ben seni hastane köşelerinde süründürürken ...nasıl büyüyüp, okula gidip, evlenebilirsin ki. | Open Subtitles | كيف لك ان تكبري وتذهبي للكلية وتتزوجي وانا اعذبك فى المستشفي معي |
| koleje gitmek istememiştim. Ya kolejdi ya da hapis. | Open Subtitles | لم ارغب يوما للذهاب للكلية ، ولم ارغب ايضا بدخول السجن |
| üniversiteye gidip başkanına yemekten sonra tatlı yiyemez mi diyeceksin? | Open Subtitles | هل ستذهب للكلية وتخبر رئيس الجامعة أن يحرمه من التحلية؟ |
| Öyle de yaptım. üniversiteye girdim ve deniz zoolojisi okudum, sonra Hawaii'ye taşındım ve Hawaii Üniversitesi'nde yüksek lisans yaptım. | TED | وفعلت وذهب للكلية وحصلت على شهادتي في علم الحيوان البحري ومن ثم إنتقلت الى هاواي في جامعة هاواي |
| Özel bir eğitimle birkaç yıl içinde üniversiteye hazır olacağına eminim. | Open Subtitles | مع التعليم الخاص، ستتأهلّ للكلية بعد سنوات قليلة. |
| Benim halım doğuya, üniversiteye uçuyor. | Open Subtitles | عندما أتخرج هذة السنة سجادتي سوف تطير بي لمنطقة الشرقية حتى أذهب للكلية |
| üniversiteye gitmeme kararı alan, tek son sınıf öğrencisi olma ayrıcalığına sahipsiniz. | Open Subtitles | لك امتياز الاقدمية في سبرينجبروك في عدم الذهاب للكلية |
| üniversiteye gitmeyen çocuğun söyleyecek iyi bir şeyi de yoktur. | Open Subtitles | ليس عند الولد الذى لم يذهب للكلية أى شئ مهم لقوله |
| Ve üniversiteye gidecektik... veya diş hekimliği. | Open Subtitles | وبعد ذلك قلنا يجب ان نذهب للكلية او مدرسة التمريض تعلمين |
| üniversiteye gittiğinde, komiktir tüm o lise şeyleri yok oluyor. | Open Subtitles | حين تذهبين للكلية الأمر مضحك الأمر أشبه كل تلك أمور الثانوية تختفي |
| Otobüste bir dolu seksi üniversite son sınıf öğrencisi varmış. | Open Subtitles | قال أن حافلته مليئة بفتيات مثيرات في سنتهم الأخيرة للكلية |
| Brenda'nın sana anlatıp durduğu üniversite satıcısı bu kişi sanırım. | Open Subtitles | يبدو أنه كان المورد للكلية الذي كانت تتكلم عنه بريندا |
| üniversite rektörüne* bana göre gerçek sorunun nerde olduğunu | TED | أمضيت بعض الوقت أحدّث الطبيب العام للكلية |
| okula geri dön. Yeni bir diyete alındın. Hafif gizli servis. | Open Subtitles | عودي للكلية.أنت في حمية جديدة قليل من الاستخبارات السرية. |
| 1 ay boyunca uyurum, okula geri dönerim, tekrar normal bir insan olurum. | Open Subtitles | أعود للكلية , فقط سأكون شخصا مرة أخرى هل تريد العودة للكلية؟ |
| koleje gitmeyeceğim. Onunla gidiyorum. | Open Subtitles | انا لاارغب في الذهاب للكلية اريد الذهاب معه |
| üniversite için para biriktirmek isteyen ve dünya üzerinde turistlerin bile gidemediği yerleri görmek isteyen üyeler. | Open Subtitles | ..أعضاء جدد ..يودون كسب المال للكلية ..ورؤية مناطق في العالم |
| Bu nedenledir ki biz de 100.000$ böbrek karşılığında talep ediyoruz. | Open Subtitles | لذلك ناحن نسأل ب 100000دولار كبديل للكلية |
| Eminim yakında okuluna geri döneceksindir. | Open Subtitles | حسناً ، أنا متأكدٌ بأنكِ ستعودين للكلية قريباً |
| "Bana biraz kredi versene, çocuğumun üniversiteyi bitirmesi lazım" diyemezdin. | Open Subtitles | هل يمكن اعطائي بعض المال؟ لادخال ولدي للكلية |
| - üniversiteye gittigimi biliyordu, o yüzden zengin falan oldugumu düsündü herhalde. | Open Subtitles | عرف أنني ذهبت للكلية ...لذا فلا بد أنه ظن أنني غني أو ما شابه |
| Amerika'ya, kolej için geldiğinde benim dedem sponsor olmuştu. | Open Subtitles | جديّ تبنناني عندما جئت إلى الولايات المتحدة للكلية |