| Güneş'in zar zor ulaştığı, Güneş sistemi'nin en uzağındaki sınırlarında; | Open Subtitles | هنا في النهايات البعيدة للنظام الشمسي حيث تخترق الشمس بالكاد | 
| Güneş sistemi'nin gerçek ölçeğini bize öğreten de Edmond Halley oldu. | Open Subtitles | ولقد كان إدموند هالي نفسه من أعطانا القياس الحقيقي للنظام الشمسي | 
| O halde "ikili sistem" kavramı ile başlayalım. | TED | لذلك، دعونا نبدأ بهذه الفكرة للنظام الثنائي. | 
| Programları düzenlemek asistanları denetlemek, evrakları düzenlemek sisteme uygun davranmak. | Open Subtitles | إنه إدارة جدول وإشراف على متدربين, وعمل ورقيّ وإتباع للنظام | 
| Küresel sağlık sisteminin kör noktalarında bulunan ölüm noktalarıdır. | TED | إنها البؤر الساخنة للموت والتي تقع في البؤر غير المرئية للنظام الصحي العالمي. | 
| Afrikaanlar tarafından eğitilmeyi bu sistemin hizmetçileri olarak yetiştirilmeyi reddetmişler. | Open Subtitles | إنهم يرفضون تعلم اللغة الأفريكانية رفضوا ليمتثلوا بسهولة كعبيد للنظام | 
| Ben bu genç insanlara, eğitim sistemine getirecekleri değerler açısından bakıyorum. | TED | أنا أرى هؤلاء الشباب من خلال منظور يبحث عن الفوائد التي يقدمونها للنظام التعليمي. | 
| Bu insan yapımı bir alet, ve insanlık tarihinde bir ilk olarak güneş sistemi içinde bu kadar uzağa iniş yapıldı. | TED | إنه جهاز من صنع الإنسان, هبط على الجزء الخارجي للنظام الشمسي لأول مرة في تاريخ البشرية. | 
| Gerçekte, bu ızgara sadece bir ızgara. Ama beyninin görsel sistemi için değil. | TED | في الحقيقة، هذه الشبكة هي مجرد شبكة. لكن ليس بالنسبة للنظام البصري في دماغك. | 
| Bu da politik sistemi hâlâ büyük bir endişe hâline getiriyor. | TED | وهذا ما زال يصنع إعتباراً كبيراً جداً للنظام السياسي | 
| OK, şimdi solar sistem şemasına geldik. | TED | حسنا ، الآن ، من خربشات الرسم التخطيطي للنظام الشمسي. | 
| Ve bu miktar çok fazla olduğundan, atmosferik sistem için oldukça önemli. Atmosferik sistem için önemli olduğundan, | TED | وبسبب هذه الكمية الكبيرة٬ هي مهمة جدا للنظام الجوي٬ ولأنها مهمة للنظام الجوي٬ | 
| Yani, sağlık sistemiyle, maliyet tarafında bir tür radikal çözümünüz var ama sistem açısından bakınca? | TED | أعني، بالنسبة للنظام الصحي، لديكم نوعاً ما حل جذريٌ فيما يتعلق بالتكلفة، لكن من حيث النظام بذاته؟ | 
| "sisteme ne eklesem de daha çok değer yaratsam?" | TED | لا .. فمحاكاة الطبيعة .. تفرض التساؤل .. كيف يمكنني ان استفيد منه .. واضيف للنظام قيمة أكبر | 
| Metrik sisteme geçiş girişimlerine rağmen birçok Amerikalı fit ve libre gibi birimleri daha içgüdüsel buluyor. | TED | بالرغم من مبادرات عديدة للتحوّل للنظام المتري، يعتبر الكثير من الأمريكيين أن وحدات مثل القدم والرطل هي أكثر بديهية. | 
| Yani, beynin bir kısmı daha fazla iş yapabilir, fakat bu, kişiden çok, sisteme göre değişiyor. | TED | لذا فإن أحد نصفي الدماغ قد يقوم بعملٍ أكثر ولكن هذا يختلف تبعاً للنظام وليس الشخص. | 
| Kuad-çubuk sisteminin ortak modelini elde ettiğimizde bunu kontrol edecek algoritmaları oluşturmak için kontrol teorisini kullanabiliyoruz. | TED | وما إن نتوفر على نموذج للنظام من الرباعية والعمود، يمكننا استخدام نظرية التحكم لإنشاء خوارزميات للتحكم فيه. | 
| Bu şey yaklaşık olarak 4 milyar yıl önce güneş sisteminin ilk günlerinde gezegenlerin oluşumu devam ederken oluşmuş. | TED | تشكّل هذا منذ أكثر من أربعة مليارات من السنين في الأيام الأولى للنظام الشمسي عندما كانت الكواكب لا تزال تتشكل. | 
| Bundan birkaç ay sonra, sistemin ilk testini yaptık. | TED | وبعد بضعة أشهر، كنا نجري أول اختبار تشغيل للنظام. | 
| Kötülüğü adalet sistemine... bunun içindeki rolümüzü yanlış oynamadıkça. | Open Subtitles | حسناً,أين الضرر في ذلك؟ حسناً,الضرر سيكون للنظام القضائي | 
| Daha önce kullandığım işaretçiye benzer bir şekilde bunu Sistemde bir girdi olarak kullanabiliriz. | TED | مماثل للمؤشر الذي استعملته سابقا، يمكننا استخدام هذا كمدخلات للنظام. | 
| Söylemeliyim ki, karşı hamlen titizlik ve Düzeni tercih edişini... göstermeseydi, tamamen değersiz olurdu. | Open Subtitles | يجب أن أقرّ بأن نقلتك التالية لم تكن إلا انعكاس لنزعتك للنظام والتدقيق. | 
| Bundan dolayı... bu bireyi mahkemede yargılamak... adalet sistemini alay konusu yapacaktır. | Open Subtitles | وعلى ذلك نقترح أن محاكمة هذا الشخص ستمثّل استهزاءاً للنظام القضائي. | 
| Millet sizi kuşkucu, allahsız hatta düzen düşmanı olarak algılar. | Open Subtitles | الناس يشعرون بأنك منكِر أو ملحد أو مخرّب للنظام الاجتماعي | 
| Yani su anda günes sistemimizin daha sig kesimlerine girmekteyiz. | Open Subtitles | نحن ندخل الآن الى المياه الضحلة للنظام الشمسي. | 
| Bunu bize vermeyeceklerini biliyorsun. Bu tamamen kurallara aykırı. | Open Subtitles | تعلم بأنّهم لن يعطونا إيّاها، هذا مخالف للنظام تماماً | 
| Standart protokol olarak teşkilat seni davadan çekti. | Open Subtitles | طبقاً للنظام المعمول تمّ إقصاؤك من الوكالة لهذه القضيّة |