| Pom, Bunu neden yapıyorsun? | Open Subtitles | لم تفعل ذلك"بوم"؟ |
| Bunu neden yapıyorsun? | Open Subtitles | لم تفعل ذلك ؟ |
| İyi halden iki yıl. Ama sen bunu yapmadın. | Open Subtitles | عامين لحسن السير و السلوك ؛ و أنتَ لم تفعل ذلك |
| Keşke yapmasaydın ama sen yapman gerekeni yaptın. | Open Subtitles | تمنيت لو أنك لم تفعل ذلك ولكنك فعلت ما تحتم عليك فعله |
| Bak, eğer en iyisi o değilse, belki de yapmamıştır. | Open Subtitles | أنا أقول ان لم تكن الأفضل فربما لم تفعل ذلك |
| Lütfen bana bunu yapmadığını söyle | Open Subtitles | . رجاء أخبرنى أنك لم تفعل ذلك |
| Bu yüzden o yapmış olsa bunu ilk ben söylerdim ama O yapmadı. | Open Subtitles | أنتِ تعرفين أنني سأكون أول من يقول ذلك إذا اعتقدت أنها فعلت ذلك لكنها لم تفعل ذلك |
| Gözümün içine bakıp onunla asla böyle birşey yapmadığını söyledin mi, söylemedin mi? | Open Subtitles | أفعلت هذا أم لا ؟ أنظر إلي عيناي وقل لي أنك لم تفعل ذلك |
| Eğer Bunu yapmazsan, bütün acın burada kalacak. | Open Subtitles | اذا لم تفعل ذلك, سيبقى المــك هنا ,في كره |
| Daha önce bunu hiç yapmamıştı. | Open Subtitles | في الحقيقة إنها لم.. تفعل ذلك أبداً مسبقاً |
| Bunu neden yapıyorsun? | Open Subtitles | لم تفعل ذلك ؟ |
| Bütün bir günün vardı ve bunu yapmadın. | Open Subtitles | هل كان لديك كل يوم ل، وكنت لم تفعل ذلك. |
| Hayır, bunu yapmadın, değil mi? | Open Subtitles | لا، لم تفعل ذلك أليس كذلك؟ |
| Keşke yapmasaydın ama sen yapman gerekeni yaptın. | Open Subtitles | تمنيت لو أنك لم تفعل ذلك ولكنك فعلت ما تحتم عليك فعله |
| Bunu yapmasaydın ve bana rahatlıkla söyleseydin sanırım beni bir kadın olarak görmüyorsun diye daha da ümidim kesilirdi. | Open Subtitles | لو لم تفعل ذلك ، و أخبرتني بأريحيه أظن أنني سأكون اكثر يأساً |
| Çünkü o sana verdiyse bunu iyi niyetinden yapmamıştır. | Open Subtitles | لأنّها إن أعطتك إيّاه، فهي لم تفعل ذلك من منبع رأفة قلبها. |
| Belki arkadaki odada yapmamıştır. | Open Subtitles | لكن على الأرجح أنّها لم تفعل ذلك في غرفة النوم الخلفية. |
| Collier bunu yapmadığını biliyor. | Open Subtitles | (كوليير) تعلم أنّكَ لم تفعل ذلك إنّها تصدّقك |
| Kızım bunu yapmadığını söyledi. | Open Subtitles | وقالت بأنها لم تفعل ذلك |
| - O yapmadı, ben yaptım. | Open Subtitles | -متى قامت بإلقائها ؟ -هي لم تفعل ذلك بل أنا |
| - Kızıl, söylemedin diyorum. | Open Subtitles | ،و أنا أقول لك لم تفعل ذلك أبدا ً |
| Bunu yapmazsan sen daha fazla güceneceksin o da daha çılgınca davranacak. | Open Subtitles | إذا لم تفعل ذلك فستكون مستاء أكثر وهي ستكون أكثر تسلط |
| Biliyor musun, bunu daha önce hiç yapmamıştı. | Open Subtitles | أتعرف بأنها لم تفعل ذلك من قبل |