| GG: Peki, duralım. | TED | جريج غيج: حسنًا، لنتوقف قليلًلا. إليكم بعض المعلومات عن النوم. |
| Tamam, burada bir duralım. Bunu yapmana izin veremem. | Open Subtitles | حسناً ، لنتوقف قليلاً لا يمكنني أن أدعك تقوم بهذا |
| Şu kovalamacayı keselim. Heidi, bu adamların hangisini beğendin? | Open Subtitles | لنتوقف عن تلك الالعاب هايدىمن من رفاقى يثير اعجابك |
| yeter artık, yorgunum sabah altıdan beri Ayaktayım, hepsi bu. | Open Subtitles | لنتوقف عن هذا . أنا متعبة لقد كنت اعمل منذ السادسة صباحاً |
| Bulunduğumuz konumu sorgulama ve durup düşünme vakti geldi. | TED | وحان وقت جرد الحسابات لنتوقف للحظة ونفكر. |
| Ben bir yer bulmaya çalışıyorum durmak ve yönünü sormak için. | Open Subtitles | اني احاول ان اجد مكانا لنتوقف ونسال علي الاتجاه |
| Pekâlâ, burada bir duralım. | Open Subtitles | حسنا .. لنتوقف هنا هل لدى احدكم اي فكرة ؟ |
| - Dur. Artık duralım. - Neden hep köprüde takılıp... | Open Subtitles | توقفى لنتوقف الان ولماذا تجلس على المنصة |
| - durup, kafamızı sokacak bir yer bulalım! - Evet, burada duralım! | Open Subtitles | لتنوقف و نحتمي من المطر - نعم ، لنتوقف هنا - |
| -Hey, çiçekçi görürsek duralım. | Open Subtitles | إذا رأيت متجر ازهار لنتوقف قربه |
| Evet, evet, haklı, duralım artık. | Open Subtitles | , أجل , أجل , انها محقة لنتوقف |
| keselim.Dinle beni! | Open Subtitles | لنتوقف.. دعنا نتوقف دعنا نتوقف.. استمع إلي |
| Harika bir fikrim var. Delirmiş gibi davranmayı keselim. | Open Subtitles | واتتني فكرة عظيمة لنتوقف عن التصرف كالقوم المجانين |
| "İyiymiş gibi davranmayı keselim çünkü hiç kimse iyi değil." diyordu. | Open Subtitles | لنتوقف عن الشعور بالراحة لأن لا أحد بخير |
| Ama bu kadar kovalamaca yeter, polis-hırsız oyunu yok artık. | Open Subtitles | لكن لنتوقف عن لعبة المطاردة الشرطي واللص |
| Okul referansları yeter. | Open Subtitles | حسناً، لنتوقف عن التشبيهات المدرسية، إتفقنا؟ |
| Pekalâ. Bu kadar duygusallık yeter. | Open Subtitles | حسناً لنتوقف عن هذه الاشياء العاطفية |
| Daha ne kadar gideceğiz anne, durup oyun oynayalım. | Open Subtitles | كم ستطول المسافة بعدُ يا أمي؟ لنتوقف ونلعب |
| durup bu konuyu konuşalım, sizi pis, çürümüş hayvanlar! | Open Subtitles | لنتوقف ونتحدَث عن هذا أيتُها الحيواناتُ القذرةُ العفنه |
| Bunca yolu şimdi durmak için gelmedik ya. | Open Subtitles | حسنآ , نحنُ لم نأتي كُلَ هذا الطريق لنتوقف هُنا, أنفعلُ هذا؟ |
| Burada yeniden- yıl içinde güzel şehrimizi kutlamak... için ara verdiğimiz an. | Open Subtitles | و هنا نحن من جديد فيهذهاللحظةالسنوية... لنتوقف للاحتفال بمدينتنا العادلة |
| Sanırım, ikimizinde kaybettiklerimize takılıp kalmayı bırakıp, hayatta sahip olduklarımıza sarılmamızın zamanı geldi. | Open Subtitles | أعتقد أنه حان الوقت لنتوقف كلينا عن محاولة التشبت بمن فقدناهم والعودة الى الذين مازالوا في حياتنا |
| Deneyimi yetenekle, kimlikleri başarıyla eş tutmayı bırakalım. | TED | لنتوقف عن مساواة تجربة الفرد مع قدراته، مؤهلاته وإمكانياته. |