Bence bir beyefendinin bir leydiyle konuşması için garip bir yol. | Open Subtitles | مازلت أعتقد بأنه تصرف غريب من رجل محترم ليتحدث مع سيدة |
Biriyle konuşması için onu bir merkeze götürmeye çalıştım,.. | Open Subtitles | حاولت ان ادخله في مركز لقدامى الحرب ليتحدث مع احد |
Mesela balık gezegeninde balıklarla konuşması için balık adam ya da benzeri bir şey bulmuş muydunuz? | Open Subtitles | أقصد، هل اخترت رجلاً آخر يشبه السمكة ليتحدث مع جنسه من السمك على كوكب السمك أو شىء من هذا القبيل؟ |
Bayan Bates'le konuşmaya gideceğini söylemiş. | Open Subtitles | لقد قال لنا انه سوف يذهب ليتحدث مع مسز باتس |
Lex'le konuşmaya gitti. | Open Subtitles | -لقد ذهب ليتحدث مع (ليكس ) |
Jake, Brogan'la konuşmak için hamama gitti. | Open Subtitles | اذا , جايك ذهب الى شفيتز , ليتحدث مع بروجان |
Sam'i Troy Hagen'la konuşması için ikna etmeliyim. | Open Subtitles | يجب ان تقنعي سام ليتحدث مع تروي هاغن |
Bir toplantıya gitti ve toplantı liderine banka sahibiyle konuşması için yalvardı. | Open Subtitles | ،ذهب لمقابلة مدير ذلك الفرع" "وتوسّل إليه ليتحدث مع المالك |
Bir toplantıya gitti ve toplantı liderine banka sahibiyle konuşması için yalvardı. | Open Subtitles | ،ذهب لمقابلة مدير ذلك الفرع" "وتوسّل إليه ليتحدث مع المالك |
Bir siber konferansta Aaron Kalloor'la konuşmak için Vegas'a gidiyor. | Open Subtitles | إنه ذاهب إلى "فيغاس" ليتحدث مع (أيرون كالور) في مؤتمر الواقع الإفتراضي |