| Bayan Legge, saat 16:00 ile 16:30 arasında çay içmekte olduğunu söyledi. | Open Subtitles | السيدة ليدج تقول انها كانت تحتسى الشاى ما بين ال 4: 00, والرابعة والنصف |
| - Alec Legge'nin söz konusu zamanda hiçbir tanığı bulunmuyor. - Michael Weyman'ın da öyle. | Open Subtitles | اليك ليدج ليس لديه عذر غياب وكذلك مايكل وايمان |
| Bayan Legge verirdi, fakat o insan katili bir manyak değil. | Open Subtitles | انت تتكلم عن الاسيدة ليدج, ولكنها ليست مهووسة بالقتل |
| Sally ile Alec Legge'nin giderek araları iyice açıldı. | Open Subtitles | ان سالى واليك ليدج يزدادوا بعدا عن بعضم البعض |
| Sunny Ledge'e doğru yürüyüş, 11:45 civarında oraya varış." "Sunny Ledge?" | Open Subtitles | ووصلت الى سنى ليدج فى حوالى 9: 45 ص سنى ليدج ؟ |
| Oswalt, Lidge ve Madison cinayeti ile bağlantı yeterli delil olduğuna karar verdi. | Open Subtitles | و قررت الدولة انة هناك ما يكفى من الادلة (للربط بين مقتل (ازولت)، (ليدج) و (ماديسون |
| Sonra teknik bir danışmaya ihtiyaç duymam halinde her zaman Bay Legge'den fikir alabilirdim. | Open Subtitles | وظننت اننى لو احتجت الى اى نصيحة تقنية فيمكننى الأستعانة بالسيد ليدج |
| Evet, yine de Bayan Legge tam tersi, bir İngiliz. | Open Subtitles | نعم, ولكن على العكس, فالسيدة ليدج انجليزية |
| Bay Legge daha genç bir yaştayken, belki üniversite yıllarında, | Open Subtitles | عندما كان السيد ليدج صغيرا ربما ايام دراسته الجامعية |
| Bayan Legge'in | Open Subtitles | عند السيدة ليدج قارئة الطالع, وانتظرتها حتى ترحل |
| Leydi Stubbs, öyle görünüyor ki, zihinsel özürlü, Alec Legge ise anormal. | Open Subtitles | الليدى ستابس تبدو اقل من الطبيعى اليك ليدج غير طبيعى شاذ |
| Aslında, kurban rolünü Sally Legge oynayacaktı. | Open Subtitles | فى الأصل, كان دور الضحية ستلعبه سالى ليدج |
| Sizce, Sör George Stubbs Madam Legge'nin çekiciliğine kapılmış olabilir mi? | Open Subtitles | اليس ممكنا, فى اعتقادك, ان السير جورج يشعر بالأنجذاب تجاه السيدة ليدج ؟ |
| Sanırım Bayan Legge o saatte çay içmek için oraya gelmiştir? | Open Subtitles | واعتقد ان السيدة ليدج قد أتت هناك فى هذا الوقت لتناول الشاى ؟ |
| Karın, Sally Legge, sadık bir kadın, fakat sen onu çok fazla zorladın, bayım. | Open Subtitles | ان زوجتك سالى ليدج, امرأة مخلصة وذات ولاء ولكنك دفعتها وضغطت عليها بشدة |
| Ve lütfen, Bay Legge, onu gerçekten öldürme, olur mu? | Open Subtitles | ولو سمحت يا سيد ليدج لا تقتله فى الحقيقة |
| Ve aynı zamanda karısı Sally Legge'yi de tanıyorsun, fakat o Yugoslav değil, değil mi? | Open Subtitles | وتعرفين ايضا زوجته سالى ليدج ولكنها ليست يوغوسلافية ؟ |
| Sally Legge dışarıda iken falcının çadırına gizlice girer. | Open Subtitles | فقد تسللت الى خيمة قارئة الطالع اثناء وجود سالى ليدج خارجها |
| Bayan Legge'yi çadırda gördünüz mü? | Open Subtitles | هل رأيت السيدة ليدج فى الخيمة ؟ |
| Burası Red Ledge Yolu, No: 7348 mi? | Open Subtitles | هل هذا ٧٣٤٨ شارع "ريد ليدج"؟ |
| Sen, Peter Lidge'in küçük kız kardeşi Rachel olmalısın. | Open Subtitles | يا الهى (اخت (بيتر ليدج) الصغرى، (رايتشل |