| Şimdi olmaz tamam mı? | Open Subtitles | حبيبتي ليس الأن أنت وجدتك ابقيا في الغرفة؟ |
| - Greg, John Duncklee üçüncü hatta. - Şimdi olmaz. Onu sonra ararım. | Open Subtitles | جريج, عندى جون دنكلى على خط 3 ليس الأن سوف أحدثه لاحقا |
| Kesinlikle Şimdi olmaz. Rasgele saldıramayız. | Open Subtitles | بكل تأكيد لا, ليس الأن ليس بسبب غارة عشوائية |
| Şimdi değil. Ben kazanırım ve ikimiz de iyi hissetmeyiz. | Open Subtitles | ليس الأن سوف أربح وهذا لن يكون جيد لأي منا |
| Hayır, Şimdi değil, sağolun. Artık gitmeliyim. | Open Subtitles | .كلا ليس الأن, شكرا لك .علي أن أذهب الأن |
| - Şimdi olmaz, Manning. - Seninle sorunum şu: | Open Subtitles | ليس الأن, تجهيز الرجال, من فظلك مشكلتي معك |
| - Baba, telefon. - Şimdi olmaz Alvin. | Open Subtitles | أبي أني اتحدث في التليفون ليس الأن يا ألفين |
| Her ikimizi birden riske atamayız. Şimdi olmaz. | Open Subtitles | ،،لا نستطيع المُخاطرة لحدوث شيء لكِلينا لا ليس الأن |
| Şimdi olmaz. | Open Subtitles | ولكن أنا لاأريد الذهاب الى اى مكان , ليس الأن |
| Gerçekten? Bunu bir ara denemeliyiz. Şimdi olmaz ama. | Open Subtitles | حقاً؟ حسناً ربما سنجرب هذا فى وقت ما ليس الأن |
| Şimdi olmaz. Sanırım sonunda düzgün bir şey çekeceğim. | Open Subtitles | ليس الأن ، أعتقد أنه أخيراً سأتمكن من الحصول على شيء جيد |
| Biliyorsun, izin almama imkan yok, yani Şimdi olmaz. | Open Subtitles | تعرف اني لا أستطيع الحصول على أجازة أعني ليس الأن |
| Şimdi olmaz Brick. Tüm dikkatimizi Sue'ya verdik. | Open Subtitles | ليس الأن يا بريك نحن نركز كل اهتمامنا على سو |
| - Şimdi olmaz ama bir ara olur tabii. | Open Subtitles | حسنا , ليس الأن ولكن مرة اخرى لا بأس بذلك |
| Dinle, Kate, Avuç içi ajandanın nerede olduğunu bilmiyorum. Ve onu şu an arayamam. Şimdi değil. | Open Subtitles | و لا أستطيع أن أفعل ذلك الأن ليس الأن,أنا أنتظر مكالمة. |
| - Şimdi değil. | Open Subtitles | ــ حسناً, ليس الأن ــ لماذا لا بحق الجحيم ؟ |
| Hayır. Önce dedim onu. Şimdi değil. | Open Subtitles | لا, لقد قلت ذلك من قبل, ليس الأن الأن أقول التخريب |
| Tabii ki Şimdi değil, ama bu video oyununda harika görünecek. | Open Subtitles | أقصد , ليس الأن بالطبـع لكـنه سوف يبدو رائعـا في لعبة الفديو |
| Acı çektiğini ve bunların bitmesini istediğini biliyorum ama Henüz değil. | Open Subtitles | اعلم أنك تتئلمين وتريدن أن ينتهي كل هذا ولكن ليس الأن |
| Ne şimdi, ne de başka zaman. Asla, asla, asla! | Open Subtitles | ليس الأن ، ليس غداً أبدا ، أبد ، أبدا! |
| Daha değil! Biraz daha uzun kalsın. | Open Subtitles | ليس الأن , بأمكانه تحمل الكثير |
| Artık değil, kimse kalmıyor. Haydi, içeriyi kontrol ediver. | Open Subtitles | ليس الأن , لا أحد يعيش هُنا . إفحص ما بالداخل |
| Kendini bir ara kanıtlaması gerekirdi, değil mi, neden şimdi olmasın? | Open Subtitles | حسناً , كان يجب أن يثبت نفسة في وقتٍ ما وبالتاي , لماذا ليس الأن ؟ |
| Şu an olmaz, yatmaya gidiyorum. | Open Subtitles | ليس الأن, سأذهب للنوم |