| Marty, bir kez reddedilmek dünyanın sonu değil ki. | Open Subtitles | مارتى إنه مجرد رفض واحد و ليس نهاية العالم. |
| Parayı kaybetmek dünyanın sonu değil, tamam mı? | Open Subtitles | خسارة المال ليس نهاية العالم أليس كذلك ؟ |
| Dördüncülük dünyanın sonu değil. | Open Subtitles | ليس نهاية العالم ان تحتلي المرتبة الرابعة |
| Anlıyorum tekerlekli sandalyede olmak dünyanın sonu değil ama umduğum şey de böyle kalmak değildi. | Open Subtitles | أنا أفهم أن كونك في كرسي متحرك ليس نهاية العالم . لكنه ليس ما كنت أتمناه |
| Sadece dünyanın sonu değil, cennet, cehennem, büyünün de sonu. | Open Subtitles | ! ليس نهاية العالم, السماء و الجحيم بل نهاية السحر |
| Sadece dünyanın sonu değil, cennet, cehennem, büyünün de sonu. | Open Subtitles | ! ليس نهاية العالم, السماء و الجحيم بل نهاية السحر |
| Düz saç, dünyanın sonu değil ya. | Open Subtitles | الشعر المستقيم ليس نهاية العالم |
| Hey bak, bu dünyanın sonu değil tamam mı? | Open Subtitles | انا انظري.. هذا ليس نهاية العالم.. |
| Kötü bir durum ama dünyanın sonu değil. | Open Subtitles | أعلم أن الأمر سئ ولكنه ليس نهاية العالم |
| Menopoz dünyanın sonu değil yahu. | Open Subtitles | أتعرفين، انقطاع الطمث ليس نهاية العالم. |
| Buraya gelmek dünyanın sonu değil. | Open Subtitles | المجيء إلى هنا ليس نهاية العالم. |
| Teslim olman dünyanın sonu değil, aşkım. | Open Subtitles | تسليم نفسك ليس نهاية العالم يا حبيبي |
| Neyse, dünyanın sonu değil. | Open Subtitles | إن ذلك ليس نهاية العالم |
| Sadece televizyon yahu, dünyanın sonu değil ya. | Open Subtitles | التلفاز ليس نهاية العالم |
| dünyanın sonu değil. | Open Subtitles | إنها ليس نهاية العالم. |
| Bu dünyanın sonu değil. | Open Subtitles | lt ليس نهاية العالم. |
| Yale'ye gitmemek dünyanın sonu değil ki. | Open Subtitles | عدم ارتياد جامعة (ييل) ليس نهاية العالم |