Bir gece o kadar gürültülü yaptı ki, köpeği uykusundan uyandırdı. | Open Subtitles | و ذات ليلة كان صوته عالٍ جداً و لقد أيقظ الكلب |
Bir gece polis sarhoşken birkaç gence çarparak onları yoldan çıkarmış. | Open Subtitles | في ليلة كان الشرطي مخمورا وا ازاح بعض الفتية عن الطريق |
Bir gece binlerce insan ayakta seni alkışlıyor ismini söylüyorlar. | Open Subtitles | ذات ليلة كان هناك ألف شخص واقفاً يهتفون، وينادون باسمك |
Bunun basit bir gece olması gerekiyordu. | Open Subtitles | ودعيه يعرف بأنه سيأتي إلى المنزل كل ليلة كان من المفترض أن تكون هذه ليلة بسيطة |
Hikayeye göre bir gece Kabe'nin yanında uyurken | Open Subtitles | القصة تحكى أنه فى ليلة كان نائما بالقرب من الكعبة |
Tüm gece sizin öpüşmelerinizi izlemenin, gecemin en güzel anı olacağını düşünmüştüm. | Open Subtitles | اعتقدت مشاهدة يا رفاق تجعل من كل ليلة كان من المفترض أن يكون تسليط الضوء على بلدي مساء. |
Akşam yemeğinde evde olmam gereken hiçbir gece evde değildim. | Open Subtitles | إسمعا، كلّ ليلة كان من المفترض أن أكون في البيت أتناول العشاء، لم أكن كذلك |
Birçok gece, mutlaka ışıklar açık yatağında oturur ve küçük köpeğimize öyle bir sarılırdı ki... | Open Subtitles | في أكثر من ليلة كان يجلس عند سريره دون أن يطفئ النور ويعانق كلبنا بقوة لدرجة أنه.. |
Bir gece, kaldığım otelin barına geldi. | Open Subtitles | ذات ليلة كان في حانة الفندق الذي كنت أقيم به. |
Bir gece beni sikerken o kadar sert davrandı ki kan geldi. | Open Subtitles | ذات ليلة كان يعاشرني وازداد قسوة فسالت الدماء |
Bunu demem çok şeytanca ama geçen gece o uyurken suratını biraz inceleyip şunu düşünüp durdum... | Open Subtitles | هذا سيبدو سافلاً و لكن في ليلة كان هو نائماً و كنت أحدّق بوجهه.. |
Bardaki bir gecesinden sonra her gece kafama vurup şöyle derdi... | Open Subtitles | و بعد ليلة كان يقضيها في الحانة و هو يذهب الى هناك كل ليلة ضربني على رأسي و قال لي |
Bir gece o kadar soğuktu ki fahişeler bile dışarı çıkmamıştı. | Open Subtitles | وذات ليلة كان الجو باردًا حتى البغايا لم يخرجن ليلتها أتتصور ذلك؟ |
O yüzden neredeyse her gece tıklım tıklımdı. | Open Subtitles | لذا تقريبًا كل ليلة كان مزدحمًا بشكل كبير. |
gece Kralı'nı en son Çetinocak'ta gördük. | Open Subtitles | آخر مرة رأينا الملك ليلة كان في هاردهوم. |
Bir gece tarlalarda yangın çıkmış. | Open Subtitles | ثمّ ذات ليلة كان هناك نار في الحقول |
Bir zamanlar bir kümes varmış ama her gece buraya bir tilki gelir ve yumurtaları çalıp, tavukları yermiş. | Open Subtitles | ...في يوم من الأيام كان هنالك بيت فيه دجاج ...وفي كل ليلة كان الثعلب يذهب اليه ليسرق البيض ويأكل الدجاجات الصغيرات |
Bir gece ailesi şehir dışındaydı. | Open Subtitles | ذات ليلة كان والده خارج البلدة |
Sıra bana geldiğinde o gece neler yaptığımı size kesin olarak söyleyebilirim. | Open Subtitles | استطيع إخبارك بما فعلته ليلة كان دوري |
Bir gece zil zurna sarhoş olmuş bir kız varmış. | Open Subtitles | في ذات ليلة كان هناك فتاة مخمورة جدا |