O gece gökyüzü ışıklarla dans ediyordu ve o geceden beri her gece aynısı oluyor. | Open Subtitles | ليلتئذٍ تألّقت السماء بالألوان ثانيةً، وهذا يتكرر كلّ ليلة منذئذٍ. |
O gece başka birini kurtarmak için asla güçsüz olmayacağıma dair söz verdiğim için bu zırhı icat etmiştim. | Open Subtitles | واخترعت الحلة لأني عاهدت نفسي ليلتئذٍ ألاّ أعجز عن إنقاذ أي شخص مرة أخرى |
Yardımcı Bölge Savcısı olduğu doğru olsa da O gece orada bölge savcılığı yapmıyordu. | Open Subtitles | وبرغم أنّها فعلًا كانت مساعدة المدعي العام إلّا أنّها لم تكُن هناك بتلك الصفة ليلتئذٍ. |
O gece... sizin burayı kurtardığınızı düşünüyorlar.. | Open Subtitles | بشأن ليلتئذٍ واعتقادهم بأنك أنقذت المستعمرة. |
Hayatımda hiçbir zaman, O gece ormandaki kadar korkmamıştım. | Open Subtitles | لم أشعر في حياتي برعب كالذي شعرتُه ليلتئذٍ في الغابة |
Hayatımda hiçbir zaman, O gece ormandaki kadar korkmamıştım. | Open Subtitles | لم أشعر في حياتي برعب كالذي شعرتُه ليلتئذٍ في الغابة |
O gece buraya geldiğimizi hatırlamıyorum. | Open Subtitles | لا أذكر أنّي كنت معك هنا ليلتئذٍ. |
O gece Lawton bana kardeşimin yanlışlıkla öldürülmediğini, asıl hedef olduğunu söyledi. | Open Subtitles | ليلتئذٍ أخبرني (لاوتُن) أن أخي لم يُقتل بالخطأ، بل كان الهدفّ الفعليّ. |
Seni O gece terk ettiğim için özür dilerim. | Open Subtitles | آسف أنّي أدرت ظهري لك ليلتئذٍ. |
O gece bir şeyler olmuş. | Open Subtitles | ثمّة شيء حدث ليلتئذٍ. |
O gece senin sorumluluğun Alicia idi. Ve sen de yapman gerekeni yapıyordun. | Open Subtitles | ومسؤوليتك ليلتئذٍ كانت نحو (أليشا)، وكنت تفعلين ما اُفترض بك فعله. |
O gece evde değildim. | Open Subtitles | -لم أكن في البيت ليلتئذٍ . |