Sadece, tanıştığım her Amerikalı kadın bana hep bunu söyledi. | Open Subtitles | كلا، كل ما بالأمر أن كل فتاة امريكية قابلتها تقول لي دائما الجملة نفسها |
bana hep "bir kapı kapandığında diğeri açılır" derdi. | Open Subtitles | ، كانت تقول لي دائما باب يُغلق ، يُفتح باب آخر |
Biliyor musun insanlar bana sürekli seninle evli olduğum için ne kadar şanslı olduğumu söyler. | Open Subtitles | تعلم , الناس يقولون لي دائما كم انا محظوظة كوني متزوجة بك |
bana sürekli büyümem gerektiğini biraz daha normal olmam gerektiğini hep söyler durursun. | Open Subtitles | و انتي تقولين لي دائما غاري انتي تريدينني ان اكبر و اصبح طبيعيا اكثر |
Yakınlarımızda birileri olsa bile Herzaman beni azarladın. | Open Subtitles | أنب كنت لي دائما كلما شخص ما بالقرب عزيزتي |
Herzaman beni azarladın | Open Subtitles | أنب كنت لي دائما |
bana hep yemek verirdi. | Open Subtitles | البشر يعتقدون فقط في علامات كانت تجلب لي دائما شيء لأكله |
Annem bana hep yabancılara nazik olmamı söylerdi. | Open Subtitles | والدتي قالت لي دائما أن تكون غريبة. |
Ryan bana hep kadınlara finans sektöründe çalıştığımı söylememi tembihlemişti. | Open Subtitles | ريان ) قال لي دائما أخبر النساء أنك تعمل ) في المجال المالي |
Sen bana hep yardım ediyorsun. | Open Subtitles | أن تساعد لي دائما. |
Babam bana sürekli ülkemizdeki en zor şeyin beyaz bir horoz bulmak olduğunu söylerdi. | Open Subtitles | أبي قال لي دائما أنه أصعب شئ يمكنك الحلصول عليه في القرية هو أن تجد ديك أبيض |
Herkes bana sürekli böylesin, şöylesin ya da böyle olmalısın, şöyle olmalısın deyip duruyor. | Open Subtitles | الجميع يقول لي دائما انا هذا أو انا هذاك يجب ان اكون هذا او يجب ان اكون هذاك |
Annemin de bana sürekli söylediği ve büyüyünce kızımın da çocuklarına söyleyeceğine emin olduğum bir şey. | Open Subtitles | بأن والدتي قالت لي دائما أنني واثقة عندما تكبري وقالت بإنها ربما تقولها لأطفالها |