Ailemin bana izin vermesinin tek yolu bir kız arkadaşla gitmemdi. | Open Subtitles | الذهاب مع فتاة صديقة كان السبيل الوحيد ليسمح لي والداي بالذهاب |
Ailemin bana verdiklerini aldım ve ortalığa dağıttım. | Open Subtitles | ليسوا بجاجه لي ، أخذت كل ما أعطاه لي والداي وتخلصت منه. |
Ailemin bana verdiklerini aldım ve ortalığa dağıttım. Ne yaptığın hakkında hiçbir fikrin yok. | Open Subtitles | ليسوا بجاجه لي ، أخذت كل ما أعطاه لي والداي وتخلصت منه. |
ailem bana bir gitar alır almaz, bir rock yıldızı olacağım. | Open Subtitles | سوف أصبح عازف "رووك" مشهور أول ما يشتري لي والداي جيتارا |
Sanırım her şey ailem bana japon balığı sahibi olacak kadar iyi olmadığımı söylediğinde başladı. | Open Subtitles | أظن أن الأمر بدأ حين قال لي والداي أني لست مؤهلاً للحصول على سمكة ذهبية |
Doğum günümdü ve ailem bana çok özel bir hediye almışlardı. | Open Subtitles | كان عيد ميلادي وأحضر لي والداي هدية مميزة |
Ailemin bana söylediği şey Mayıs gibi. | Open Subtitles | كل ماقاله لي والداي ان عيد ميلادي في بداية شهر أيار |
Ailemin bana, büyükannem ve büyükbabamın da onlara bıraktığı gibi ben de bu mektubu sana bırakıyorum çocuğum. | Open Subtitles | كما ترك لي والداي رسالة وترك لهما جدي و جدتي رسالة ايضاً أترك لك هذه الرسالة يا بني |
ailem bana yardımcı oluyor- evim biraz ufak gerçi ama. | Open Subtitles | حسناً، سمح لي والداي بلطف أن أعيش في منزلهم بينماتتطهرشقتي- تعيشين مع والديك؟ - |