| Ve o zamanda birşey söylemek istiyorum ama biliyorum ki dinlemeyeceksin. | Open Subtitles | وأنا أُريدُ القَول شيء ثمّ أيضاً، لَكنِّي أَعْرفُ ذلك أنت لَنْ تَستمعَ. |
| ama biliyorum ki Sheryl bizden bugün burada olmamızı isterdi. | Open Subtitles | لَكنِّي أَعْرفُ الذي شيريل يُريدُنا هنا اليوم. |
| Ve biliyorum ki oyunu kaçırdım diye benden nefret edeceksiniz, ama biliyorum ki Nike bunu isterdi. | Open Subtitles | وأنا أَعْرفُ بأنّك سَتَكْرهُني لتغيبى عن اللعبةَ، لَكنِّي أَعْرفُ نايك كَانَ سيختار هذا الطريقِ. |
| Güneş doğduğunda ne olacağını bilmiyorum ama hepimiz için yaptıklarına minnettarım. | Open Subtitles | أنا لا أَعْرفُ ماذا سَ يحدثْ غداً. لَكنِّي أَعْرفُ بأنّني أُقدّرُ ما عَملتَة لكُلّ شخصِ. |
| Gerçek adını bilmiyorum ama o adamı tanıyorum Sosyal yardım programımızda çalışıyor | Open Subtitles | أنا لا أَعْرفُ إسمه الحقيقي. لَكنِّي أَعْرفُ الرجلَ. هو يَعْملُ في نا فِقْ برنامجاً. |
| Hangi yıl dönümümüzdü bilmiyorum ama sonu sıfırla bitiyordu. | Open Subtitles | لا تُتذكّرْ أَيّ ذكرى، لَكنِّي أَعْرفُ بأنّ إنتهى بa صفر. |
| Onların rutin hareketleri ne bilmiyorum ama biliyorum ki ,ne kadar iyi de olsalar, muhtemelen aralarında bir kaç süslü de olacaktır. | Open Subtitles | أنا لا أَعْرفُ ما هو روتيناتهم لَكنِّي أَعْرفُ بأنّ عِنْدَهُمْ رياضيون جيدون جداً، لذا هم من المحتمل أن يفعلوا بَعْض الأعمال المثيرةِ المُبهرجةِ. |
| ama biliyorum. | Open Subtitles | لَكنِّي أَعْرفُ. |
| Hayır, ama biliyorum... | Open Subtitles | - لا، لَكنِّي أَعْرفُ... |