| Bu yararlı bir tartışma, ama gezi bitene kadar ertelendi. | Open Subtitles | الآن، هذا مناقشة مفيدة، لكن سيكون لدينا أخرى أفضل مؤجلة لبعد أبحارنا |
| Ama seninki sürekli olarak ertelendi. | Open Subtitles | لكن في حالتك، مؤجلة لأجل غير محدد |
| Öğrenim kredim uzmanlık bursumdan sonraya ertelendi. | Open Subtitles | قروض التعليم مؤجلة لمابعد الزمالة. |
| Nişanlısı, üst düzey müsabakaları ertelenmiş Asya Turu'na bile ilgi duymuştu. | Open Subtitles | خطيبته وضعت أهتمامها حتى في شرائط مؤجلة للأحداث الكبيرة من الجولة الأسيوية |
| Aslına bakarsanız, kendi ertelenmiş tatmin olma sorunlarımla baş etmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | في الواقع، أنا أتعامل مع علاقة خاصة بي ذات نتيجة جيدة مؤجلة |
| Saat 1:00'a kadar ara verildi. | Open Subtitles | المحكمة مؤجلة حتى 01: 00 مساءاً |
| Bu davaya ara verildi. | Open Subtitles | هذه القضيّة مؤجلة |
| - ertelenmiş bir kurban daha tesirli olur... | Open Subtitles | وإن لم أفعل؟ تضحية مؤجلة أكثر قوة... |