| Ne diyeceğimi bilmiyorum. | Open Subtitles | انا لا اعرف ماذا اقول,انه شئ مريع, لماذا ؟ |
| - Ne diyeceğimi bilemiyorum... - Sıradışı bir güzelliğin var. | Open Subtitles | لا اعلم ماذا اقول لا انتى حقا ذو جمال استثنائى- |
| Ne diyeceğimi bilemiyorum, hoşça kal dışında. | Open Subtitles | لا أعلم ماذا اقول لكَ, بأستثناء إلى اللقاء |
| - Ne söyleyeceğimi bilmiyorum. Bunun için onu suçlama. | Open Subtitles | لا أعلم ماذا اقول حسنا, لا تُمسكينها بحقه |
| Ne diyebilirim ki? Hala seni güldürmek için her şeyi yaparım. | Open Subtitles | ماذا اقول ما زلت افعل اي شيء لاراكي تبتسمين |
| Bak,bende kız arkadaşlarım biraz takılmıştım, bu yüzden beni dinleme.Ne dediğimi bile bilmiyorum. | Open Subtitles | انظر , انا كنت اضاجع كل خليلاتي لذلك لاتنصت لي , لا اعرف ماذا اقول حتى |
| Ayrıca çok iyi uyak yaparım Bu konuda Ne diyeceğim? | Open Subtitles | استطيع تنظيم القافية ايضاً جيداً , ماذا اقول عن ذلك ؟ |
| Ne diyeceğimi bilmiyorum. Bunun ırkla ilgisi yok. | Open Subtitles | لا اعرف ماذا اقول في هذا انه ليس له علاقه باللون او الجنس |
| Ne diyeceğimi bilmiyorum. Kayıtlarım bu paketlerin sizin olduğunuzu gösteriyor. | Open Subtitles | لا اعلم ماذا اقول لك لكن سجلاتي تبين ان هذا الطرد لكم |
| Ne diyeceğimi bilemiyorum ama simyanın herkesin iyiliğine çalışmasına sevindim. | Open Subtitles | لا اعرف ماذا اقول, لكنني سعيد لأن الكيمياء التي نستعملها نفعت الجميع |
| Pekâlâ, bundan sonraki elemeler bu günden itibaren altı hafta sonra ve Ne diyeceğimi biliyorsunuz. | Open Subtitles | حسنا ، حمى التأهل بعد ستة أسابيع من اليوم وانتم تعلمون ماذا اقول |
| Müşteriler imiğimi sıkıyor. Ne diyeceğimi bilemiyorum. | Open Subtitles | الزبون صرخ باعلى صوت لم اعرف ماذا اقول له |
| Seninle yarışamam. Orada Ne diyeceğimi şaşırdım. | Open Subtitles | من الصعب المتابعة بعدك لم اكن اعرف ماذا اقول |
| Coop, Ne diyeceğimi... Ne diyeceğimi bilmiyorum, adamım. | Open Subtitles | كوب ، انا لا اعرف انا لا اعرف ماذا اقول ، يا رجل |
| Sana Ne diyeceğimi bilemiyorum, beni çıplak gördün hem de en kötü şekilde. | Open Subtitles | انا في الحقيقة لا اعرف ماذا اقول لك لإنك كما لو انك رأيتني عاريا فقط هناك اسوء من ذلك بكثير |
| Üzgünüm. Kendini iyi hissetmen için Ne diyeceğimi bilmiyorum. | Open Subtitles | اسف , لا اعلم ماذا اقول لأجعلك تشعرٍ بحال افضل |
| Bana öyle baktığın zaman, Ne söyleyeceğimi bilemiyorum. | Open Subtitles | عندما تنظرى الى مثل ذلك، أنا لا اعرف ماذا اقول. أحيانا من الأفضل أن لاتقول شيئ. |
| Sıkıntı veriyordu, Ne söyleyeceğimi bilemedim. | Open Subtitles | وكانت هذه مشكله بالنسبه لي لأنني لم أعرف ماذا اقول له |
| O masayı zaten takip ediyorum, Bobby. Sana Ne söyleyeceğimi bilmiyorum. | Open Subtitles | انا اراقبة بالفعل, بوبى لا اعرف ماذا اقول لك |
| Ama benimki, ayaklarım. Ne diyebilirim ki? | Open Subtitles | ولكن معى ,انها قدماى , ماذا اقول لك ؟ |
| Çıldırmıştım. Ona Ne dediğimi bilmiyorum. | Open Subtitles | فأشتطت غضبا, ولم اعرف ماذا اقول له, |
| Bak Ne diyeceğim.. | Open Subtitles | ماذا اقول لك. سنأخذ عطلة نهاية الأسبوع. |
| Başbakanın sekreteri yine ararsa Ne diyeyim? | Open Subtitles | ماذا اقول لسكرتيرة رئيس الوزراء لو اتصلت ثانية ؟ |
| Sana ne söylesem bilemiyorum Charles. | Open Subtitles | لا أعلم ماذا اقول لك ، يا تشارلز |
| Ne diyorum ben? Sizler profesyonelsiniz. En iyisi. | Open Subtitles | لكن ماذا اقول انتم ايها الرجال محترفون ، انتم الافضل |
| Ne söyleyeyim? | Open Subtitles | لا اعرف ماذا اقول لك |
| Ona korkunç şeyler söyledim. Şimdi ne derim ki? | Open Subtitles | انا قلت لها اموراً قاسية ماذا اقول الان ؟ |