| Tek duyduğum şey, babamın onun idamını aklamak için uydurduğu saçma dedikodular. | Open Subtitles | وكل ماسمعته بعد ذلك مجرد شائعات ابي لفق لها التهم ليبرر اعدامها |
| Keşke bilseydim doktor. Bu, duyduğum en tuhaf şey. | Open Subtitles | أتمنى لو أعلم دكتور هذا أغرب ماسمعته بحياتي |
| Benim duyduğum ise şöyle: | Open Subtitles | أنت لاتعرف أبدا ماذا تصدق ولكن ماسمعته كان التالي |
| # Bir şey daha ifade etmek istiyorum... # # ...eğer duyduklarım doğruysa... # # ...ve herkes size şarkı söylüyor gibi görünüyorsa... # | Open Subtitles | ..هناك أمر واحد سأقوله .. لو أن ماسمعته صحيح ...تشعرين أن الجميع يغني لك |
| Tabii, bunu duydun. | Open Subtitles | عظيم, هذا ماسمعته |
| Son duyduğumda akıl hastanesine yatmıştı. | Open Subtitles | هذا آخر ماسمعته لقد عادت للمستشفى النفسي |
| Ben öyle duymadım. | Open Subtitles | ذلك ليس ماسمعته |
| Evet, ben de öyle duymuştum. Güzel taktik, öyle değil mi? | Open Subtitles | نعم, هذا ماسمعته, تغطية جيدة؟ |
| Ne duyduğumu biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرف ماسمعته ؟ |
| Jack'i aylardır görmedi, ve geri döndüğünde duyduğum tek şey, neyi yanlış yaptığım. | Open Subtitles | إنه لم يرى جاك منذ شهور ولما عاد ، كل ماسمعته أن تصرفاتى خاطئة |
| Jack'i aylardır görmedi, ve geri döndüğünde duyduğum tek şey, neyi yanlış yaptığım. | Open Subtitles | إنه لم يرى جاك منذ شهور ولما عاد ، كل ماسمعته أن تصرفاتى خاطئة |
| Biliyor musun, belli şartlar altında duyduğum en muzur... şey mi olabilir? | Open Subtitles | اتعلم انه بالنظر للظروف الحاليه فان هذا هو اسوأ ما ماسمعته علي الاطلاق ؟ |
| Karen'ın partisinde duyduğum şey harikaydı. | Open Subtitles | ماسمعته في كارين هو مبدأ الخفاش هذا شيء حقيقي |
| Altı yıldır tek duyduğum şey gıcırtı sesi. | Open Subtitles | ست سنوات كان كل ماسمعته هو الصرير |
| duyduğum kadarıyla tek tanıklar Dude'la sensiniz. | Open Subtitles | ماسمعته, أنك أنت و "دود" الشاهدين الوحيدين |
| Polisten duyduklarım hiç mantıklı gelmiyor. | Open Subtitles | ماسمعته من الشرطه لم يكن منطقياً |
| - Biz soruyoruz. El Libre hakkında duyduklarım benim için yeterli. | Open Subtitles | ماسمعته عن الليبري يكفيني |
| Senin hakkında duyduklarım doğruymuş! | Open Subtitles | -كل ماسمعته عنك كان صحيح -ماذا |
| - Ne dediğimi duydun. | Open Subtitles | ماسمعته |
| - Ne dediğimi duydun. | Open Subtitles | ماسمعته |
| Son duyduğumda, Meksika'da plajı olan bir yerdeydi. | Open Subtitles | آخر ماسمعته أنه يعيش على البحر في مدينه مكسيكو |
| Son duyduğumda sorunları bitirmek için insanları öldürmen gerekiyordu. | Open Subtitles | اخر ماسمعته انك كنت تنوين قتل الناس لانهاء الاضطرابات اذا ما التغيير ؟ |
| - Duyduğun herşeye inanma. - duymadım, doktor. | Open Subtitles | لاأحد سيصدق ماسمعته أنا لم أسمع دكتور . |
| Ne kadar çılgınça geliyor, en son ailenin Liverpool'a falan gittiğini duymuştum. | Open Subtitles | كم هذ جنوني؟ آخر ماسمعته أن عائلتكِ إنتقلت لـ (ليفربول) أو مكان آخر. |