| Yıllar geçtikçe Stefan'ın hırsı onu Malefiz'den uzaklaştırmış ve insan krallığının cazibelerine yaklaştırmış. | Open Subtitles | ومع مرور السنين طموح (ستيفان) أبعده عن (ماليفسنت) سعياً وراء إغراءات المملكة البشرية |
| Uzun zaman önce, Malefiz çocuk olduğu kalbinin aydın olduğu zaman. | Open Subtitles | من زمن طويل عندما كانت (ماليفسنت) مجرد طفلة وكان قلبها أبيض |
| O Malefiz çabuk öfkelenirdi ve onu aşağılayacak olursan ejderhaya dönüşüp seni yerdi. | Open Subtitles | (ماليفسنت) تلك تتّصف بنزقٍ بغيض وإذا أهنتِها، كانت لتتحوّل إلى تنّين وتلتهم لحمكِ |
| Kaçtığı için onu suçlayamazsın. Ona Malefiz'in kızı olduğunu söylemek üzereydim. | Open Subtitles | لا ألومها على الهروب كنت على وشك إخبارها بأنّها ابنة (ماليفسنت) |
| Malefiz, Stefan'ın yüzüğünü nasıl attığını düşündü. | Open Subtitles | أخذت تفكر (ماليفسنت) في كيف أن (ستيفان) ألقى خاتمه بعيداً |
| Stefan ve Malefiz en beklenmedik arkadaşlar olmuşlar. | Open Subtitles | (ستيفان) و(ماليفسنت) أصبحا من أكثر الأصدقاء غير المتوقعين |
| Malefiz'in 16. yaş gününde Stefan ona bir hediye vermiş. | Open Subtitles | وفي عيد ميلادها السادس عشر (ستيفان) منح (ماليفسنت) هدية |
| Malefiz en güçlü peri iken Moors'un koruyucusu olmuş. | Open Subtitles | بينما (ماليفسنت)، الأقوى من بين الجنيات نهضت لكي تغدو حامية مملكة "ذا مورس" |
| Malefiz, lütfen yapma. Yalvarıyorum. | Open Subtitles | أرجوكِ يا (ماليفسنت) لا تفعلي هذا أتوسّل إليكِ |
| Askerleri her yerde Malefiz'in peşine düşerken Stefan kendini kalesinin dört duvarına kapatmış. | Open Subtitles | عزل (ستيفان) نفسه خلف جدران قلعته بينما جال جنوده في كلّ مكان لاصطياد (ماليفسنت) |
| Duvar da, Malefiz de! Laneti bile! | Open Subtitles | لا الجدار ولا (ماليفسنت) ولا حتّى لعنتها |
| Malefiz'in dediği gibi Aurora lütuf ve güzellik içinde büyümüş. | Open Subtitles | كما تنبّأت (ماليفسنت) كبرت (أورورا) جميلةً وبحال حسنة |
| Malefiz dikenden duvarlarını indirmiş ve tacını çıkarmış. | Open Subtitles | هدمت (ماليفسنت) جدارها الشوكي وخلعت تاجها |
| Tek tel saçina zarar verirsen Malefiz'i ateSe veririm. | Open Subtitles | إنْ مسستِ شعرةً مِنْ رأسها بسوء ستحترق (ماليفسنت) |
| Malefiz ne kadar kötü olursa olsun Regina'nın kara kalbi daha da kötü. | Open Subtitles | مهما بلغ سوء (ماليفسنت) يبقى قلب (ريجينا) الأسود أسوأ بكثير |
| Aman Tanrım, Malefiz olmuşsun. | Open Subtitles | يـا إلهي، أنت منتكر بزي الساحرة الشريرة (ماليفسنت). |
| Tek tel saçına zarar verirsen Malefiz'i ateşe veririm. | Open Subtitles | إنْ مسستِ شعرةً مِنْ رأسها بسوء ستحترق (ماليفسنت) |
| Ama yıllar önce, Malefiz yakıp kül edene dek yemyeşil bir ormandı. | Open Subtitles | {\pos(190,200)}لكنّها كانت قبل سنوات غابةً مخضرّة إلى أنْ أحرقتها (ماليفسنت) |
| Malefiz oldu. İyi vakit geçirmek için önerdiği şey buydu. | Open Subtitles | إنّها أفعال (ماليفسنت) وهذه فكرتها عن الاستمتاع بالوقت |
| Geçen sefer, ben Malefiz'in ayağına gitmek zorunda kalmıştım. Bu kez, o benim ayağıma gelecek. | Open Subtitles | في المرّة الماضية أنا قصدتُ (ماليفسنت) وهذه المرّة هي ستقصدني |