| Erzak dolabını açarsan ihtiyacım olanı kolayca bulabilirim. | Open Subtitles | إذا قمتِ بفتح خِزانة الأدوية يمكنني أن أجد ما أحتاجهُ بسهولة |
| Bana ihtiyacım olanı temin et. | Open Subtitles | للحصول على ما أحتاجهُ. |
| Şu anda en son ihtiyacım olan şey umut, yürü git. | Open Subtitles | أخِر ما أحتاجهُ الآن هوَ الأمل، لِذا أُغرُب عني |
| Burada içi açılmış olarak yatan benim ve son ihtiyacım olan şey sizin de panik yapmanız. | Open Subtitles | اسمعي، أنا الممدّدةُ هنا على الطاولة وآخر ما أحتاجهُ منكِ هو الذّعر |
| İhtiyacım olan şey, üçüncü. | Open Subtitles | للتوِّ أنهيتُ الثّاني، ما أحتاجهُ هو الثّالث. |
| Öyleyim, ve sadece casusun, tekrar içeri girmek için ihtiyacım olan şey olabileceğinden hayattasın. Az önce FBI'yı hackleyemediğini söyledin o halde nasıl bulacağız bu adamı? | Open Subtitles | أنا كذلك، و أنتَ حي فقط لأن جاسوسك قد يكون كل ما أحتاجهُ لأختراقهم مجددا |
| Şu anda tam ihtiyacım olan şey. | Open Subtitles | هذا كلّ ما أحتاجهُ الآن. |
| Tam da ihtiyacım olan şey. | Open Subtitles | ما أحتاجهُ بالضبط |