O kadar aile terapisi ve velayet savaşı verirken tek istediğim şey onu geri alabilmekti. | Open Subtitles | كل أمر المعالجة الأسرية وقضية الحضانة تلك.. كل ما أردت فعله هو أعادته.. |
Tek istediğim şey onu etkilemekti. | Open Subtitles | كل ما أردت فعله هو إبهارها. |
8 yaşımdan 16 yaşına kadar, beni bütün sanat derslerine götürdü. tek yapmak istediğim buydu. | TED | بل كانت تأخذني لكل الدروس المتوفرة منذ أن كنت في الثامنة حتى 16. لأن هذا كل ما أردت فعله. |
Efendim, tek yapmak istediğim, korumak ve hizmet etmekti. | Open Subtitles | سيدي , كل ما أردت فعله هو الحماية و الخدمة |
Yapmak istediğim şeyi yapmamak için kendimi tuttum. | Open Subtitles | وفي القانون، منعت نفسي ما أردت فعله في الواقع .. |
Çok, çok uzun zamandır Yapmak istediğim şeyi. | Open Subtitles | ما أردت فعله منذ فتره طويلة |
Garip ama dünden beri tek yapmak istediğim bu konu hakkında konuşmak. | Open Subtitles | إنه امر غريب، من البارحة كل ما أردت فعله هو التحدث حول الموضوع |
Bundan sonra yapmak istediğim şey kalan bu ses yeteneklerinden nasıl yararlanabileceğimizi bulmak ve onlar için kişiselleştirilmiş bir teknoloji geliştirmekti, kendilerine özgü olabilecek sesler. | TED | ما أردت فعله بعد ذلك هو، أني أردت التوصل إلى كيفية تسخير تلك القدرات الصوتية المتبقية وبناء تقنية يمكن ملائمتها لتناسبهم، أصوات يمكن ملائمتها لتناسبهم. |
tek yapmak istediğim yanında olmaktı fakat bugün bana karım dediğinde sanki dünyadaki en çirkin sözmüş gibi söyledin. | Open Subtitles | كل ما أردت فعله ان اكون هناك فقط ولكن اليوم, عندما دعوتني بزوجتك |
5 yıl önce kaza geçirdikten sonra tek yapmak istediğim şey birimime geri dönmek ülkeme hizmet etmeye devam etmekti. | Open Subtitles | قبل نحو خمس سنوات بعد إصابتي كل ما أردت فعله كان العوده إلى شعبتي الاستمرار في خدمة وطني |
"Wyatt bizi arar aramaz polisi aramalıydım ama beni bu fikirden vazgeçirmene izin verdim ve Yapmak istediğim şeyi yapmış olsaydık... | Open Subtitles | كان يفترض أن نتصل بالشرطة بعد إتصال (وايت) مباشرة لكنني تركتك تقنعينني بالعدول عن الأمر و لو فعلنا ما أردت فعله و حسب |
- Yapmak istediğim şeyi. | Open Subtitles | ما أردت فعله |
Benim yapmak istediğim bu. | Open Subtitles | لكن هذا ما أردت فعله. |
tek yapmak istediğim buydu | Open Subtitles | هذا ما أردت فعله |
Harikaymış. Hep yapmak istediğim buydu. | Open Subtitles | هذا ما أردت فعله دوما |
yapmak istediğim şey küçük şeylerin aslında en büyük şeyler olabileceğini dünyaya göstermek. | TED | ما أردت فعله هو أن أظهر للعالم كيف أن الأشياء الصغيرة يمكن أن تكون أكبر الأشياء. |
Bu muhteşemdi.İşte yapmak istediğim şey. | TED | كان هذا لا يصدق . كان هذا ما أردت فعله. |