| Yapmam gereken şey için hazır mısın? Ah ... Neden kocana bakmıyorum? | Open Subtitles | هل قمتي بتحضير ما علي فعله هل لي بنظرة إلى زوجك ؟ | 
| Tek yapmam gereken şey oturmak ve onlar herşeyi yapıyorlar. | TED | كل ما علي أن أفعله هو الجلوس، و يفعلون هم كل شيء. | 
| Ben söylemem gerekeni söyledim, o da söylemesi gerekeni söyledi işte. | Open Subtitles | رأيت فقط ما علي رؤيته، و قال ما عليه قوله فقط. | 
| Providence'in kuzeyindeki italyanlar bana yapmam gerekeni soylemeye kalkti. | Open Subtitles | أحدهم من شمال بروفيدنس حاول أن يقول لي ما علي فعله | 
| Bu şehirdeki insanları korumak için ne gerekiyorsa onu yapacağım. | Open Subtitles | ومهما كان ما علي فعله لحماية اناس هذه المدينة فسأفعله | 
| Yapmam gerekenin ne olduğunu biliyordum... seni ve onları bulmak... | Open Subtitles | ادركت ان هذا ما علي القيام به اجدكِ انتِ وهم | 
| Buraya geldim ve bu boktan arabada kıçım donuyor. Üzerime düşeni yaptım. | Open Subtitles | لقد أتيت إلى هنـا حتى أجلس في هذه السيارة فحسب , لقد فعلت ما علي فعلـه | 
| Ama ne yapacağımı bilmiyorum. Berbat olduğunu biliyorum ama aksi hâlde onu kaybedeceğim. | Open Subtitles | أعرف، و لكن لا أعرف ما علي فعله هنا أعرف أن الأمر سيء | 
| Yani tek yapmam gereken, sıkı bir yumruk atıp savunmaya geçmek ve beklemek. | Open Subtitles | كل ما علي فعله هو إعطاؤه لكمة قوية ولعب موقف الدفاع ثم الانتظار | 
| Tek yapmam gereken şey, ilk telefon görüşmesini hatasız atlatmak. | Open Subtitles | كل ما علي فعله هو الانتهاء من المكالمه الأولى وسيكون كل شيء على ما يرام | 
| Hey, Marge, bu aileyi refah içinde yaşatabilmem için yapmam gereken şey bu. | Open Subtitles | هذا هو ما علي فعله لإبقاء هذه الأسرة تعيش في ترف | 
| Yapmam gereken şey iki yerde nasıl aynı anda olmam gerektiğini bulmak. | Open Subtitles | ما علي أن أقوم به هو ايجاد طريقة للتواجد في مكانين في نفس الوقت | 
| Pekala, gerekli her şeyi duydum, ve şu çok açık ki yapmam gereken şey elime koca bir fincan sıcak çikolata alıp düşünme pijamalarımı giymek, ve sonra size dönmek. | Open Subtitles | حسناً، سمعت كل الحقائق .. ومن الواضح أن ما علي فعله هو أن أحضر لنفسي كوباً من الشوكلاتة الساخنة وأرتدي بجامة التفكير الخاصة بي، وأعود لك | 
| Yapmam gerekeni yaptım ve sana iyi bir hayat verdim. | Open Subtitles | فعل ما علي فعله لكنني قدمت لكِ حياةً جيده | 
| O zaman çocuk sahibi olacağını anladım. Ve ben de yapmam gerekeni yaptım. Yani o zaman öyle düşünüyordum. | Open Subtitles | عندها عرفت انها ستنجب الطفل وكان علي ان افعل ما علي فعله او ما ظننت انه علي فعله | 
| Şimdi yapmam gerekeni biliyorum. | Open Subtitles | اعلم ما علي فعله الآن، ستذهب إلى مركز الشرطة | 
| Seni hayatta tutmak için ne gerekiyorsa yapacağım... sen sevsen de sevmesen de. | Open Subtitles | سأعمل ما علي فعله لابقائك حي شئت أم أبيت | 
| Senide listeden silmek istiyorum, ama senin için ne yapabilirim bilmiyorum. | Open Subtitles | أريد شطبك عن اللائحة ولكنني لا اعرف ما علي فعله | 
| Eğer insanların gazetemi okumalarını istiyorsam, tek yapmam gerekenin beraber okula gittiğim çocukları karalamak mı demek istiyorsun. | Open Subtitles | إذا أنتِ تقولين إن أردت الناس أن يقرأوا صحيفتي كل ما علي فعله هو ان إهمّل الناس الذي أرتاد المدرسة معهم؟ | 
| Başta seni bulacağımdan emin değildim ama sonra bütün yapmam gerekenin iç çamaşırı mankenlerini bulmak olduğunu hatırladım. | Open Subtitles | في البداية لم اكن واثقة اين سأبحث عنك ؟ ثم ادركت بعد ذلك ان كل ما علي هو ان أبحث عن عارضات ازياء الملابس الداخلية | 
| Buraya geldim ve bu boktan arabada kıçım donuyor. Üzerime düşeni yaptım. | Open Subtitles | لقد أتيت إلى هنـا حتى أجلس في هذه السيارة فحسب , لقد فعلت ما علي فعلـه | 
| Üzerime düşeni yaptım. | Open Subtitles | فعلت ما علي فعله | 
| Sence ben bu delilik karşısında ne yapacağımı biliyor muyum? | Open Subtitles | أ تعتقدين أنى اعرف ما علي فعله مع هذا الجنون | 
| Tek yapmam gereken ses yalıtımlı bir suite yerleşmekmiş. O beni bulacakmış. | Open Subtitles | كل ما علي فعله هو الحجز في جناح منعزل وهو سيصل إلي |