| 270 nolu yoldan güneye gidiyordu ama dokuzuncu çıkıştan döndü. | Open Subtitles | لقد كان متجها الى 270 لكنه خرج من المخرج التاسع |
| Tüymeden evvel bizi son görüşünde bir frizbi engelli bir kızın suratına doğru gidiyordu. | Open Subtitles | قرص الفريسبي كان متجها الى رأس الفتاة المعاقه |
| Burada Alaska'ya giden uçakta uyuyorum. | TED | أنا هنا نائم فى الطائرة متجها الى ألاسكا. |
| Tahminimce Kansas'a giden yüksek güvenlikli muhafızlarla ve sevgini sorguluyorlar. | Open Subtitles | أعتقد أنه عليك أخذ طائرتك متجها نحو كانساس و تسأل محبوبك |
| Bu şerefsizlerin arasına düşmeden önce göndermeye gidiyordum. | Open Subtitles | لقد كنت متجها الى هناك عندما اعترضنى هؤلاء الحمقى |
| Üzerinden daha 36 saat geçmedi, aşağıdaydım lobiden geçerek işime gidiyordum, kafamda başka bir şey yoktu. | Open Subtitles | فقط منذ 36 ساعة مضت, فقد كنت هناك, أعبر هذه الصالة متجها الى عملى, وافكر فى اعمالى , |
| San Antonio'ya bizi bulmaya gidiyormuş. | Open Subtitles | كان متجها إلى "سان آونتونيو" للعثور علينا |
| Kendisini son duyduğumda kontrol arayüzü odasına doğru gidiyordu. | Open Subtitles | أخر ما سمعت كان متجها لغرفه التحكم |
| Dışarıdaki benim tarafımdan içerideki onun tarafına gidiyordu. | Open Subtitles | كان ينطلق من جانبي - في الخارج .متجها نحوه إلى الداخل |
| Diego'nun kıyafetlerini giyiyordu, Diego'nun arabasına gidiyordu... ama... | Open Subtitles | كان يرتدي ملابس "دييغو". كان متجها إلى سيارة "دييغو". |
| Doğuya doğru gidiyordu. | Open Subtitles | كان متجها ناحية الشرق |
| - ...ve Kimmie'nin yanına doğru gidiyordu. | Open Subtitles | وكان متجها ناحيه كيمى |
| Hayır, batıya giden seks anayolundayım. | Open Subtitles | كلا انا في طريقي الباهر متجها للغرب |
| Belki Nijerya, Gwandara kız okuluna doğru giden bir geminin konteynırında olabilir. | Open Subtitles | ... قد يكون في حاوية على متن قارب متجها إلى مدرسة للفتيات بغواندارا بنيجيريا |
| Eğer kardeşin olsaydım Seoul'den çok uzakta bir yere giden ilk uçağa binerdim. | Open Subtitles | لو كنت شقيقك لكنت في الطائرة التالية متجها لمكان ما بعيداً عن (سيول) |
| Pisuar keki almak için restorana gidiyordum sonra neyin geldiğini anlamadan çarpıldım aşka. | Open Subtitles | كنت متجها إلى متجر تجهيزات المطاعم لأشتري خليط كعك بالبول.. عندما تم صدمي فجأةً... |
| Arabama gidiyordum ve arkadaşım Diego Hoyos'u gördüğümü sandım. | Open Subtitles | كنت متجها إلى سيارتي. واعتقدت بأني رأيت صديقي "دييغو هويوس". |
| Ben de saraya gidiyordum. | Open Subtitles | كنت متجها للقصر.. |
| Kirkland, Genel Muhasebe Dairesi'ne bir bütçe toplantısına gidiyormuş. | Open Subtitles | (كيركلاند) كان متجها من منزله إلى إجتماع للميزانية في "مكتب محاسبة الحكومة". |