"مثل الآخرون" - ترجمة من عربي إلى تركي

• herkes gibi
• diğerleri gibi
• başkalarından farklı

herkes gibi vitamin ve hap istiyorum.
أُريدُ الفيتاميناتَ والحبوبَ مثل الآخرون

Şimdi, sen de herkes gibi birinci düzeyden başlayacaksın.
الآن ، عليك أن تبدأ من المستوى الاول مثل الآخرون

Diğer herkes gibi casusluk, Komplo oyunları yapamıyorum bile.
لا يمكن أن أبدأ عمل حتى أو أتجسس أو أتآمر مثل الآخرون

Haftaya, tıpkı diğerleri gibi, sıraya girip bekleyeceksiniz.
الإسبوع القادم يجب أن تنتظر في الطابور مثل الآخرون

"... seni başkalarından farklı olduğunu bildiğim için sevmiştim,... "
كنت قد أحببتك مع علمي بأنك لست مثل الآخرون

Ama doğuşunu veya batışını seyredemiyorum. Ben de dünyayı herkes gibi görmek istiyorum.
لكني لا أستطيع مشاهدة شروق أو غروب أريد رؤية العالم مثل الآخرون

Bu şehirdeki,herkes gibi ben de bir işadamıyım... ve bir hırsız!
مثل الآخرون ...في هذه البلدة، أنا أيضا رجل أعمال و لصّ

neden herkes gibi bir işte çalışmıyorsunuz.
لم لا انهم يعملون مثل الآخرون.

Bayan Matthews, yerinize oturup sessiz olacaksınız ve herkes gibi zilin çalmasını bekleyeceksiniz!
الآنسة Matthews، أنت سَتَجْلسُ وأسكت ويَنتظرُ الجرسَ للدَقّ مثل الآخرون!

- Biz yemek istiyoruz. - herkes gibi biz de yemeği hak ediyoruz.
نريد أن نأكل - نستحق أن نأكل مثل الآخرون -

Ben de başka herkes gibi partilemek istiyordum.
فقط أردت الإستمتاع مثل الآخرون

Oh, neden seninde herkes gibi kokain problemin olamıyor sanki?
لماذا لا يكون لديك مشكلة "الكولا" مثل الآخرون ؟

Berbat ekonomiyle başa çıkmaya çalışıyorum diğer herkes gibi.
اقتصد في الإقتصاد الرديء مثل الآخرون.

Haklısınız ama bence, insan olarak, diğer herkes gibi bizimle iş birliği yapmak zorundasınız.
أنت صحيح، في الحقيقة، لكن... كa إنسان، أعتقد عِنْدَكَ الإلتزام لتَعَاوُن مثل الآخرون.

O da burada çalışıyor herkes gibi.
كان يعمل هنا، مثل الآخرون.

Kızın aklını, ruhunu almış Allah bilir daha nelerini de- Aynı diğerleri gibi.
. لقد استولى على عقلها , وروحها نحن نعلم هذا . تماما مثل الآخرون

Amy Sackheim'ın kayıp olduğunu öğrendi diğerleri gibi onu da öldürdüğünü farz etti.
قرأ عن إختفاء أيمي ستاكهم فقط إفترضَ مثل الآخرون

diğerleri gibi cesedine öldükten sonra şekil verilmiş.
جسمه نظّم تشريح جثة، مثل الآخرون.

"... seni başkalarından farklı olduğunu bildiğim için sevmiştim,... "
"كنت قد أحببتك ، مع علمي بأنك لست مثل الآخرون ، "