| Sorun şu... Dünya görüşlerimiz farklı. | Open Subtitles | المشكلة تَرى نحن عِنْدَنا رُؤى مختلفةُ في العالمِ |
| Hepimizin farklı bir veda şekli var. | Open Subtitles | كلنا عِنْدَنا طرقُ مختلفةُ قول مع السّلامة. |
| farklı olduğunu biliyor, kusurlu bir anlamda. | Open Subtitles | تَعْرفُ بأنّها ناقصةُ مختلفةُ بطريقةٍ ما. |
| Veya evi farklı açılardan farklı renklere boyayabilirsin. | Open Subtitles | أَو أنت يُمْكِنُ أَنْ نجْعلَ نوع مِنْ طلاءِ حيث , الزوايا المختلفةِ... الوان البيت مختلفةُ. |
| Sen de benimle gelirsin diye düşünmüştüm. Seninle, sorunları çözme yöntemlerimiz farklı. | Open Subtitles | عِنْدَنا طرقُ مختلفةُ لحَلّ المشاكلِ |
| - Herkesin zevki farklı. | Open Subtitles | - ناس عِنْدَهُمْ أذواقُ مختلفةُ. |
| Bugün bu meslek daha farklı. Mesleğin fonksiyonu farklı. | Open Subtitles | إنّ وظيفةَ الشغلَ مختلفةُ. |
| O çok farklı biriydi. | Open Subtitles | هي مختلفةُ جداً |
| - Egzotik bir ismi var. - farklı biri. | Open Subtitles | يَبْدو غريبَ هي مختلفةُ |
| Herkesin farklı stili vardır. | Open Subtitles | عِنْدَهُمْ أساليبُ مختلفةُ. |
| farklı Tanrılarımız var. | Open Subtitles | عِنْدَنا آلهةُ مختلفةُ. |