Alice'ın kızı bana şöyle anlatmıştı. Alice, ne zaman bir bilim insanıyla kafa kafaya gelse, bu onu tekrar tekrar, defalarca düşünmeye itermiş. | TED | ابنة أليس أخبرتني بأنه كل مرة أليس تواجهت مع زميل باحث، جعلوها تفكر وتفكر مرة بعد أخرى. |
Bitişik yerler, bitişik anlar değildi artık ve çizgi romanın temel fikri reddediliyordu tekrar tekrar, tekrar tekrar. Ben de şöyle düşündüm: | TED | المساحات المتقاربة لم تعد لحظات متقاربة, وهكذا فإن فكرة الرسوم الأساسية تغيرت مرة بعد أخرى وأخرى وأخرى. وفكرت حسنا, |
Eğer cevabı bulamazsan tekrar tekrar oku. Hadi başla. | Open Subtitles | إن لن تعرفي الاجابة أعيدي قرائته مرة بعد أخرى |
Hayatımı paramparça ettin, beni kurban ettin ve tekrar tekrar kullandın. | Open Subtitles | لقد دمرت حياتي جعلتني ضحية إستغللتني مرة بعد أخرى |
Ama helikonya ürettiği nektar miktarını öyle zeki bir şekilde ayarlar ki sinek kuşunu belirli aralıklarla tekrar tekrar geri gelmek zorunda bırakır. | Open Subtitles | ولكن ، وبذكاء توزع الهيليكونيا كميات الرّحيق الذي تنتجه كحصص مُجزّأة لتجبر طائر الطّنّان للعودة إلى الزهرة مرة بعد أخرى |
tekrar tekrar, aynı on yıl, ...her zaman seni buraya getiriyor. | Open Subtitles | ونفس العشرة تكرر مرة بعد أخرى دائما تقودكِ إلى هنا |
Sebebinin tekrar tekrar öldürmem gerektiği olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | أعرف بأن السبب كان أنه كان عليّ أن أقتل مرة بعد أخرى |
Burada TED'de, geçtiğimiz birkaç gün içinde, insanların dinleyicilere imkansıza inanmaları için tekrar tekrar meydan okuduklarını gördüm. | TED | و الآن هنا في تيد ، خلال الأيام القليلة السابقة، رأيت أناسا يقدمون التحديات للمشاهدين ، مرة بعد أخرى بأن يؤمنوا بالمستحيل |
Gülerdi. Aynı şakalara tekrar tekrar gülerdi. | Open Subtitles | "يضحك، يضحك على نفس النكات، مرة بعد أخرى." |