| Bu hadisede içimin rahat etmediği yalnızca bir davranışım var. | Open Subtitles | لكن هناك شيء فعلته في هذه القضية لست مرتاحا له. |
| Hafifletici bakımla muhtemelen sizi en fazla altı ay rahat ettirebiliriz. | Open Subtitles | مع العناية التلطيفية , يمكننا إبقاءك مرتاحا لستة أشهر كحد أعلى |
| Yanımızda biri olunca ya da TV sesi olunca kendimi daha rahat hissediyorum. | Open Subtitles | أبدو مرتاحا أكثر بوجود شخص آخر، أو التلفاز |
| Fikrimi sunmaya alışkınım birinin sözcüsü olmaya değil. Bu konuda içim pek rahat değil. | Open Subtitles | لا أن أكون ناطقا بلسان أحدهم ,أنا لست مرتاحا بهذا الشأن |
| Açık konuşmak gerekirse, bu konu hakkında biraz rahatsızım. | Open Subtitles | لكن لأكون صريحا معك لست مرتاحا لهذا الوضع |
| Ama sizin rahat etmeniz daha önemli çünkü söylediğiniz gibi, ev sizin eviniz. | Open Subtitles | أفترض أنه مهم لك أكثر أن تشعر مرتاحا لأنك قلت أنه سقفك |
| Sana öğretebileceğim en önemli şey... her durumda rahat olabilmelisin. | Open Subtitles | أهم ما قد أعطيك اياه من نصيحة هو أنك يجب أن تكون مرتاحا فى أى وضع |
| Ve sayın bayan hakkında söylediklerinin ışığında artık senin var olduğun bir ortamda rahat olamam. | Open Subtitles | وبالنسبة لرأيك حول امرأتي انا لست مرتاحا لتواجدي معك |
| o benimleyken rahat olmanızın, biz ailemin evine yemeğe giderken. | Open Subtitles | ان تكون مرتاحا لي وان تقبل انها تذهب الى العشاء مع ابواي |
| Biliyorsun, etiket giydiğimde çok rahat hissetmiyorum. | Open Subtitles | أنت تعرف، أنا لست مرتاحا حقا ارتداء العلامات. |
| Kendimi rahat hissetmiyorum. Arabada beklesem daha iyi olacak. | Open Subtitles | لست مرتاحا لهذا، ربما علي أن أنتظر في السياره |
| rahat edeceksiniz ve acıkmayacaksınız. | Open Subtitles | لابد ان تكون مرتاحا, ولابد الا تكون جوعانا |
| Otur bir yere. - Tamam. Ben rahat değilim. | Open Subtitles | ـ اجلس في اي مكان ـ لابأس انا لست مرتاحا |
| Bir saniye izin verir misiniz? Sandalyenin yerini değiştirirsem daha rahat edersiniz. | Open Subtitles | اسمح لي قليلا اعتقد انك ستكون مرتاحا اكثر اذا نقلت الكرسي |
| Yanımdayken daha rahat hissetmesini nasıl sağlayabilirim? | Open Subtitles | إنه خجول جدا, كيف يمكنني أن أجعله مرتاحا أكثر وهو حولي؟ |
| İçeride daha rahat etmez misiniz acaba? | Open Subtitles | ألا تعتقد أنك من المحتمل أن تكون مرتاحا أكثر بالداخل؟ |
| - Bak April kendimi pek rahat hissetmiyorum. | Open Subtitles | أنظري أبريل أنا حقا لست مرتاحا بأي من هذا |
| Biliyorsun, bu durumda rahat değilim. Hiç rahat değilim. | Open Subtitles | تعلم أني لست مرتاحا لهذا الأمر لست مرتاحا البتة |
| Bunu şu an hayatımda bakıcım ya da her neyimsen seninle konuşmaktan biraz rahatsızım. | Open Subtitles | أنا حقا لست مرتاحا نتحدث عن هذا معك كمربية، وأقل من ذلك بكثير كما أي شيء آخر كنت في حياتي الآن. |
| ...aşırı rahatlamak da bir başka sorundur. | Open Subtitles | تكون مرتاحا جدا يمكن أيضا أن يكون نقطة ضعف |
| Bu olay beni çok rahatsız ediyor. Bu denklemlerde ortak olan neler var? | Open Subtitles | لعلمك لست مرتاحا لهذا رائع اذا ما القاسم المشترك بين كل هاته العمليات |
| Seni bu kadar Rahatlamış görmemiştim. Hep böyle kal, tamam? | Open Subtitles | لم أرك مرتاحا هكذا من قبل حافظ على ذلك |