"مزدحم" - ترجمة من عربي إلى تركي

• yoğun
• dolu
• çok kalabalık
• sıkışık
• kalabalıktı
• trafik
• Kalabalık bir
• kalabalıklaştı
• kaynıyor
• kalabalıktır
• biraz kalabalık
• işlek

Çocukluğum, yoğun bir trafiğin olduğu işlek bir yolun yanında yer alan sıra evlerde geçti.
عندما كنت طفلة، نشأت في بيت بالقرب من طريق مزدحم دائماً بحركة المرور.

yoğun programın müsaade ediyorsa aynayı çıkarabilir misin?
إذا كان جدول أعمالك مزدحم هللديكمانعأنتأخذ تلكالمرأة؟

Kalabalığın en yoğun kısmına ateş emri verdiğiniz doğru mu?
هل صحيح أنك أمرت قواتك باطلاق النار على أكثر جزء مزدحم في المظاهرة؟

Tamam, içeri giriyorsun tanıdık insanlarla dolu bir odada bekliyorsun.
انت تدخل الى هناك وتقف في دور مزدحم مليء بالوجوه

Bu aralar programım dolu Rossi, bebek için hazırlanıyorum malum.
جدولي مزدحم هذه الأيام, روسي, كما تعلم, الإستعداد لقدوم الطفل

Yaptıklarını tanıtmaları lazım, büyük bir baskı altındalar; çok kalabalık bir pazarda merhamet için rekabet ediyorlar.
فهم يحتاجون إلى الدعاية، حيث يعملون تحت ضغط هائل، ويتنافسون في سوق مزدحم للغاية من أجل كسب التعاطف.

Böylece Palo Alto'da sıkışık, penceresiz bir ofise taşındık ve tasarımımızı çizim tahtasından laboratuvara taşımak üzere çalışmaya başladık.
وهكذا انتقلنا إلى مكتب، مزدحم بدون نوافذ في بالو ألتو، وبدأنا العمل على نقل تصميمنا من لوحة الرسم إلى المخبر.

- Bu gece çok kalabalıktı, değil mi? - Evet, öyleydi.
المكان مزدحم قليلاً الليلة ، أليس كذلك ؟

Eski Çar'ın sarayında liderler yoğun bir gündemle toplandı.
في القصر القيصري السابق، واجه القادة جدول أعمال مزدحم

Üzgünüm, Noel zamanı çok yoğun olur efendim.
أنا آسف. عيد الميلاد هو وقت مزدحم جدا، يا سيدي.

Bu arada Bay Rance'e, yoğun iş gezilerini bölerek bizi ziyaret ettiği için teşekkür etmek istiyorum.
وأود أن أنتهز هذه الفرصة لأشكر السيد رانس لغيابه عن جدول أعمال مزدحم للغاية لزيارتنا

yoğun bir hafta geçirdiniz. Şanslı kişiyi öğrenmenize az kaldı.
لقد كان إسبوع مزدحم لدينا رقم قياسي ، فائزان حتى الآن

Nasıl girdik anlamadım. Pazar günleri çok yoğun olur burası.
ما زلت لا أصدق أننا دخلنا هذا المكان مزدحم عادة أيام الأحد

Yirmi yıl içinde evin içi küçük sağlam Soubeyranlar'la dolu olacak.
حينها سيكون لديك بيت مزدحم بصغار السوبيغان

Uyku önemini yitiren insanlar için, ve seninse dolu bir takvimin olmak üzere.
النوم للفشلة يا صديقي ، وأنت موشك للحصول على جدول أعمال مزدحم

Henüz değil. O kadar dolu ki, yeni bir şey öğrendiğimde bir şeyleri unutmam gerekiyor.
انه مزدحم لدرجة أننى أتخلص من شئ كلما تعلمت شيئا جديدا

Av yakalamak için çok güzel bir yer, bu saatlerde çok kalabalık oluyor.
كان ذات مرة هذا المكان رائع للصيد إنه مزدحم للغاية الآن

Bileşik Devletler Başkanı'nın programı çok sıkışık.
فرئيس الولايات المتحدة الأمريكية جدوله مزدحم للغاية

Disney'e gittiğimiz zaman ne kadar kalabalıktı, hatırlıyor musun?
تذكّرْ عندما نحن ذَهبَ إلى عالمِ ديزني، كَمْ مزدحم ذلك كَانَ؟

Havaalanına biraz erken gitsem iyi olacak. Radyoda trafik yavaş dediler.
من الافضل التوجه مبكراً الى المطار اليوم الراديو يقول ان المرور مزدحم جداً

Circus Circus'un arkasında ondan kurtulmak için Kalabalık bir sokak almalıydık.
كان علينا أن نأخذ زقاق مزدحم خلف السيرك السيرك ليهز له.

Bugünlerde burası biraz kalabalıklaştı.
أصبح المكان مزدحم نوعاً ما هنا هذه الأيام.

Orası fahişelerle öyle bir kaynıyor ki adamlarım kaldırımda bile yürüyemiyor.
الأولاد لا يمكنهم المشي على رصيف المشاة هناك لأنه مزدحم بالعاهرات

Orayı çok severim, ama genelde çok kalabalıktır.
أعشق ذلك المكان ولكنه مزدحم في معظم الأحيان

Yapma Rachel. Burası sence de biraz kalabalık olmadı mı, değil mi Dean?
هيا بنا رايتشل, يبدو أن المكان مزدحم هنا بعض الشي, أليس كذلك, دين؟

Tâli yollarda sıkışacaktır ve işlek bir yerden sınırı geçmez.
سيلتزم بالطرق الفرعية و لن يعبر الحدود من مكان مزدحم