ويكيبيديا

    "مستميت" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • umutsuz
        
    • çaresiz
        
    • çaresizce
        
    • Çaresizdim
        
    • Umutsuzca
        
    Her şeye bu kadar umutsuz ve ciddi gözle bakmakla hata ediyorsun. Open Subtitles أنت مُخطئة لكي تري كل شئ كما لو أنه مستميت و جدي
    Her şeye bu kadar umutsuz ve ciddi gözle bakmakla hata ediyorsun. Open Subtitles أنت مُخطئة لكي تري كل شئ كما لو أنه مستميت و جدي
    umutsuz bir adamın etkisiz hamlesi olabilir ama çekiştirip durduğu tek konu bu. Open Subtitles ربما يبدو أقل من رجل مستميت لكنها المسألة الوحيدة التى يستطيع تدبيرها للإنسحاب
    Zavallı adam çaresiz. Ne derseniz yapacaktır. Open Subtitles إن الرجل الفقير مستميت إنه سيعمل أي شئ تقول عليه
    Ya bunu tek başına yapacak kadar çaresiz kalacak ya da servetinden vazgeçip kaçacak. Open Subtitles إما أنه في وضع مستميت ليفعلها وحده أو يرغب بإحاطة ثروته والهرب
    Kendi teşhisini çaresizce onaylatmak istiyor ve karşı gelenlere de şiddet uygulayacaktır. Open Subtitles إنه مستميت ليؤكد تشخيصه الذاتي وسوف يكون عنيفًا تجاه من لا يفعل.
    Bak, üzgünüm ahbap. Çaresizdim. Open Subtitles أنظر أنا آسف يا رجل لقد كنت مستميت
    İçinde karışıklık, hüsran ve kavrayış için umutsuz bir mücadele var. TED إنها مشبعة بالحيرة، والإحباط، وقتال مستميت من أجل الفهم.
    Roz'u kız arkadaş olarak tanıtacak kadar umutsuz durumda mısın? Open Subtitles أنت مستميت جداً بِحيث أنت تُحاولُ أَنْ تُثيرَ إعجاب هؤلاء الناسِ بإمتِلاك روز تَدّعي لِكي يَكُونَ نوع من صديقةَ الكأسِ؟
    Artık umutsuz olma. Sana tek bir şey söyleyeceğim. Open Subtitles ورجل مستميت يعتقد, بأى طريقة أنت تنظر لها شىء واحد..
    Söylediği şey şu ki, eğer bu adam bize geldiyse, oldukça umutsuz bir durumda olmalı. Open Subtitles ما تريد قولة أن الرجل لو جاء الينا ,مستميت الى حد ما
    İttifak Devletleri savaş alanındaki zaferle evde ki yıkım arasında umutsuz bir yarışı yürütüyorlardı. Open Subtitles السلطات المركزية كانت تركض فى سباق مستميت بين النصر فى ساحة المعركة والإنهيار في الوطن
    umutsuz bir müvekkil için umutsuz öneriler. Bu laflar bu mahkemeyi aşağılıyor, sizleri. Open Subtitles اقتراحات مستميتة لأجل عميل مستميت
    Değişmen için Tanrı'nın o masum insanları katledecek kadar çaresiz olduğunu düşünüyorsun. Open Subtitles أتعتقد أن الله مستميت عليك لهذه الدرجة لتغير طريقك وقام بذبح كل هؤلاء الأبرياء ليثبت وجهة نظره ؟
    Çok çaresiz bir adam buldum. Tam üzerine bahis oynamalık. Open Subtitles وجدت رجلاً مستميت جدا سنجعله للمراهنة
    Kötü bir dönemdeysen çaresiz görünürsün. Open Subtitles عندما أنت على a شريط سيئ جداً، تَبْدأُ أَنْ تُصبحَ مستميت.
    Ve ürünlerini satmak için çaresiz durumda olduğunu. Open Subtitles وأنك تكره أن تكون سمينة وأنك مستميت ... ِ ... لبيعمنتجاتك
    Buradan gitmeye çalışan çaresiz biri için yeniden kaybolma konusunda oldukça acelecesin. Open Subtitles كشخص مستميت ...للخروج من هنا أنت بالتأكيد مستعجل من أجل أن تضل طريقك ثانية
    - Sonra Marcel çaresiz olduğunu söyledi. Open Subtitles - مارسيل قالَ بأنّك كُنْتَ مستميت -
    Sonuçsuzca çabaladı, çaresizce debelendi ve soğuk, siyah su kaderini sonsuza dek mühürledi. Open Subtitles وكافح بشكل مستميت ولكنه فشل بيأس حيث البرد, والمياه السوداء انهت مصيره الى الأبد
    Deneme çıkışı çok çaresizce görünmedi ya? Open Subtitles الإختبار إنفصل صوتى مستميت إلى حد ما؟
    Bana Allison'u getirdiğin gece onun içindeki can dışarı çıkmak Umutsuzca çırpınıyordu. Open Subtitles ،الليلة التي احضرت اليسون الي كانت الحياة بداخلها تحاول الخروج بشكل مستميت

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد