Ama sorun şu ki, hırsız evi terkettiği andan itibaren sizin için bir tehdit olmaktan çıkmış. | Open Subtitles | ولكن المشكلة أنه لم يعد مصدر تهديد عندما غادر المنزل |
Sovyetler Birliği, Japonya için bir tehdit unsuruydu. | Open Subtitles | الأتحاد السوفيتى" دائماً ما كان" مصدر تهديد للأمن القومى اليابانى |
Büyükannem her zaman onun bizim için bir tehdit olduğunu söylerdi. | Open Subtitles | جدتي قالت لنا بأنه مصدر تهديد لنا |
Belki de bu acısını sadece bir kaç özel çocuğun çektiği bir talihsizliktir hem de karanlık tarafın tehdidi altındaki çocuklar ve onlardan biri hala dışarıda | Open Subtitles | قد تكون مصيبة يعانى منها عدد من الاطفال المميزون جدا أطفال هم مصدر تهديد للجانب المظلم حسنا. مازال هناك واحدة |
Onun gibi adamlar beni... tehditkar bulurlar. | Open Subtitles | -أمثاله يميلون لرؤيتي ... مصدر تهديد |
Bana ne yaparlarsa yapsınlar bir sakat gibi davranmalısın böylece senin tehdit oluşturmadığını düşünürler. | Open Subtitles | مهما فعلوا بي، عليك التصرّف كأكسح ولن يشعروا بأنك مصدر تهديد |
Senin için bir tehdit değilim. Hiçbir şey değilim. | Open Subtitles | انا لست مصدر تهديد لك انا لاشيء |
Bizim için bir tehdit değil. | Open Subtitles | .لم يعُد مصدر تهديد حان وقت الرحيل |
Artık sizler için bir tehdit oluşturmuyorum. Tamam mı? | Open Subtitles | أنا لم أعد مصدر تهديد لكم |
Onu öldürmeliydim. O senin için bir tehdit. | Open Subtitles | إنها مصدر تهديد لك! |
Ve ışığı da gördüler dolayısıyla Gabriel'in ya da onu kontrol edenlerin tehdidi altındalar | Open Subtitles | و لقد مسَّهم الضوء لذلك هم مصدر تهديد لجابريل و لمن يتحكم فيه |
Bir tehdidi indirirsin, bir diğeri çıkar. | Open Subtitles | بمجرد أن تقضي على .... مصدر تهديد |
Bana ne yaparlarsa yapsınlar bir sakat gibi davranmalısın böylece senin tehdit oluşturmadığını düşünürler. | Open Subtitles | مهما فعلوا بي يجب أن تتصرّف كأكسح وحينئذ لن يشعروا بأنك مصدر تهديد |
Bana ne yaparlarsa yapsınlar bir sakat gibi davranmalısın böylece senin tehdit oluşturmadığını düşünürler. | Open Subtitles | مهما فعلوا بي، عليك التصرّف كأكسح ولن يشعروا بأنك مصدر تهديد |