| Tek katil olduğu varsayılırsa, Oswald binayı terk etmekte serbest. | Open Subtitles | على افتراض أنه هو القاتل الوحيد أوزوالد الآن حر في مغادرة المبنى |
| Kız koruma altında, o yüzden binayı terk edemiyor. | Open Subtitles | إنها تحت الحماية , لذلك لا تستطيع مغادرة المبنى |
| Bu bizi binayı terk etmeden Zaman Tutucu'nun dükkanına götürecek. | Open Subtitles | هذا سوف يأخذنا الى تلك الورشة بدون ان نحتاج مغادرة المبنى |
| Penny'i uyandırabilirsen mümkün olduğunca hızlı bir şekilde binayı terk etmeliyiz diye düşünüyorum. | Open Subtitles | اذا كان بأمكانك ان توقض بيني انا اعتقد بأن علينا مغادرة المبنى بأقرب وقت ممكن |
| Bayanlar ve baylar, binayı terk etmenizi rica ediyoruz. | Open Subtitles | سيداتي وسادتي، نرجو منكم مغادرة المبنى |
| Şu an için, hiç kimse binayı terk edemez. | Open Subtitles | حالياً لا يمكن لأحد مغادرة المبنى |
| Henüz binayı terk edemeyiz. | Open Subtitles | لا يمكننا مغادرة المبنى بعد |
| Bayım, sizden binayı terk etmenizi rica ediyorum. | Open Subtitles | عليك مغادرة المبنى |
| Bu insanları dışarı çıkaralım. Affedersiniz, binayı terk etmek zorundasınız. | Open Subtitles | عفوا، جيب عليك مغادرة المبنى. |
| binayı terk edemezler. | Open Subtitles | لا يمكنهم مغادرة المبنى |