Doğumgünümde, bana fazladan bir kepçe daha lapa patates vermişti. | Open Subtitles | في عيد ميلادي، أعطتني فقط مغرفة زائدة من البطاطا المهروسة. |
Hayvanların her biri, bir kepçe dolusu alıyor. | Open Subtitles | كل واحد من هؤلاء الحيوانات يحصل على مقدار مغرفة واحدة |
Debra, canım, misafirler kepçe olmadığı için... bardaklarını kaseye daldırıyorlar. | Open Subtitles | ديبرا عزيزتي الضيوف يضعون أكوابهم في صينية التقديم لانه لا يوجد مغرفة هل هذا ما تقصديه؟ |
Eğer henüz yapmadıysan yeni bir spatula almanı tavsiye ederim. | Open Subtitles | وإذا كنتِ لم تقم بذلك بالفعل فأنني أنصحك و بشدة بأن تجدي لنفسك مغرفة جديدة. |
Çorba kepçesi ve üç biftek bıçağı alacağım. | Open Subtitles | سآخذ مغرفة الحساء وثلاث سكاكين تقطيع اللحم |
Bir kek, üstüne Bir kaşık sade dondurma ve iki kaşık istiyoruz. | Open Subtitles | أظن أننا جاهزان للحلوى. سوف نطلب كعكة براوني, مع مغرفة واحدة من الفانيلا |
Onlar taşınana kadar bekleyebilir ama yeni bir kepçe alırsan iyi olur. | Open Subtitles | بإمكان كل هذا أن ينتظر حتى نرحل. لكني أحتاج مغرفة جديدة |
Bir kepçe dolusu patates püresi fikrini idrak edemeyen kafeteryadaki şişko şıllık hariç. | Open Subtitles | ما عدا على تلك الحقيرة في الكافيتيريا التي لا تستطيع إدراك مفهوم مغرفة كاملة من البطاطة المهروسة |
Gofret külahında bir kepçe nane çikolata alayım. | Open Subtitles | سآخذ مغرفة واحدة لرقائق شكولاتا بالنعناع في مخروط أيس كريم |
- Neve Campbell ile çıkmak istiyorum böylece ona güzel Stew. yahnimden bir kepçe tattırabilirim. | Open Subtitles | اريد ان اذهب في موعد غرامي مع Neve Campbell حتى أستطيع أن أعطي لها مغرفة لطيفة من الحساء |
- Bana kepçe lazım. Sizde var mı? | Open Subtitles | احتاج مغرفة هل لديكم واحدة؟ |
Şey, o halde, iki kepçe veriyorum. | Open Subtitles | في هذه الحالة، مغرفة مزدوجة. |
"'kepçe,kepçe,kepçe!"' | Open Subtitles | "مغرفة! مغرفة! مغرفة!" |
Hemen bir kepçe getiriyorum. | Open Subtitles | سأجلب مغرفة |
ya da-- hımm, bir kepçe? | Open Subtitles | أو .. مغرفة ؟ |
Ve yeni bir spatula. | Open Subtitles | و ... مغرفة جديدة |
Küçük bir cihaz bu, küçük bir gezgin robot, küçük bir kepçesi olan ve kubbe inşası için onunla regolit toplayan bir cihaz ve sonrasında bu regolitleri ince katmanlar hâlinde döşeyecek ve başka bir robotta bu katmanları sağlamlaştıracak, katman-katman, birkaç ay içinde tamamlayana dek, bütün bir üssü. | TED | هذه أداة صغيرة، روبوت روفر صغير، له مغرفة صغيرة، تأتي بالثرى إلى القبة ثم تقوم بإرساء طبقة رقيقة من الثرى، ولديك بعد ذلك الروبوت الذي سيعمل على تقويتها، طبقة بطبقة، حتى تتكون بعد أشهر قليلة، القاعدة بأكملها. |
Don-- dondurma kepçesi olanlı. | Open Subtitles | الذي به مغرفة الآيس كريم. |
Okuldan sonra yediği Bir kaşık dondurmadan bahsediyor. | Open Subtitles | إنّها تخص مغرفة من المثلجات بعد المدرسة. |
Bir kaşık dondurma. | Open Subtitles | ألف مغرفة من الآيس كريم مع كعكة. |