| Yani burada maskeli ve oksijen borulu adamların gelmesini bekliyoruz. | Open Subtitles | إذاً فنحن هنا ننتظر ظهور أشخاص مقنعين يتنفسون عبر أنابيب. |
| Ama gözlerimi açtığımda odada iki maskeli adam vardı. | Open Subtitles | ولكنى عندما فتحت عينى , وجدت رجلين مقنعين .. |
| Dört tane maskeli adam, içeride ailelerin gelmelerini beklemişler. | Open Subtitles | اربعة مقنعين مسلحين كانوا ينتظرون العائلات داخل بيوتهم |
| Arkadaşların ikna edici olamazlarsa bu yılın bağışları mesela jeoloji bölümüne gidebilir. | Open Subtitles | إن لم يكن أصدقائك غير مقنعين تبرعات هذه السنة ربما تذهب إلى لنقل.. |
| Benim bu düldülün bakımını yapmam lazım ve sizler de ikna edici oto tamircileri nasıl olunur onu çözmeniz lazım. | Open Subtitles | أنا علي أنا أصلح هذه و أنتم عليكم أن تعرفو كيف تصبحون مقنعين في أداءكم |
| Ben ciddiyim. Bu işi kıvıracaksak inandırıcı olmalıyız. Sevdiğimiz bir şarkı var mı? | Open Subtitles | أنا جاد إذا كنا سنفعل ذلك يجب أن نكون مقنعين. |
| 08.05'te Michigan Bankası'nın yerel şubesine maskeli ve silahlı bir kadın ve erkek girdi. | Open Subtitles | بعد الثامنة بخمس دقائق رجل وإمرأة مقنعين ومسلحين دخلوا الى الفرع المحلي لبنك ميشيغان |
| Yarı otomatik silahlarla maskeli iki adam görmüş. | Open Subtitles | رأى رجلين مقنعين مسلحين بأسلحة شبهِ آليةٍ |
| Son olay geri gelenlere saldıran maskeli adamlar tarafından Castle Parkı'nda güpegündüz gerçekleştirildi. | Open Subtitles | أخر هجوم كان في منطقة "قلعة فرانك" قام شخصين مقنعين بالأعتداء على شخص |
| Ciddi bir macerayı kaçırdınız. maskeli haydutlar Bay Bohannon'ı yakalayıp, sürükleyerek götürmeden önce kasabamızı atış poligonuna çevirdi. | Open Subtitles | جميعكم تغيبتم عن مغامرة،لصوص مقنعين حولوا بلدتناإلى معرض لاطلاق النار. |
| Sunum sırasında, maskeli adam mikrobotlarımı çaldı ve izlerini yok etmek için yangın çıkardı. | Open Subtitles | في المعرض, رجال مقنعين سرقو المايكرو بوت , و ووضعو الحريق كغطاء لهم |
| Görgü tanıkları silahlı ve maskeli üç adamın içeri girdiğini söyledi. | Open Subtitles | قال شاهدون أن ثلاث مسلحين مقنعين دخلوا المتجر |
| Sonra düşündüm ki, arkasından... .. maskeli iki arkadaşı hemen gelir. | Open Subtitles | ،ما أعرفه لاحقاً أن شخصين آخرين مقنعين أتوا بعجلة |
| Tam kontrol etmeye çıktığında iki maskeli adam zorla içeri girmiş. | Open Subtitles | عندما ذهب للتحقق منها، كان ثمة رجلين مقنعين عند الباب، وهما يقتحمان المكان |
| Daha önce maskeli ziyaretçilerim olmuştu, ama ya beni öldürmeye ya da benle seks yapmaya geldiler. | Open Subtitles | تمت زيارتي بواسطة مقنعين من قبل ولكنهم اما حضرو لقتلي او لأقامة علاقة معي |
| Komplo teorisyenleri UFO'ların sürekli bizi ziyaret ettiğini ve bu bilgilerin gizlendiğini iddia ediyor ama açıkçası pek ikna edici değiller. | TED | المؤمنون بنظريات المؤامرة يدّعون أن المكوكات الفضائية الغريبة تزورنا طيلة الوقت وأنّه يتم التستّر على التقارير، ولكن بصراحة، إنّهم ليسوا مقنعين تماما. |
| - Çok ikna edici olabiliyorlar. | Open Subtitles | يمكنهم أن يكونوا مقنعين للغاية |
| Confessorler baya ikna edici olabilirler. | Open Subtitles | .المؤمنون يمكن أَن يكونوا مقنعين جداً |
| Çok ikna edici olabilirsiniz şu anda şey yapmanızı göz önünde bulundurursak. | Open Subtitles | يلزم أن تكونا مقنعين للغاية نظراً لكونكما حالياً... ما كانت؟ |
| Sanırım biraz daha inandırıcı olmamız gerekiyor. | Open Subtitles | ربما ينبغي علينا أن نكون مقنعين أكثر بعض الشيء |
| İnandırıcı olmazsak Lorcus gibi güçlü bir büyücü niyetimizi hemen anlar. | Open Subtitles | أى ساحر بقوة لوركس سوف يستطيع أن ينظر من خلالنا إذا لم نكن مقنعين |
| Peşine gittiği kukuletalı haydutlardan biriyim ben. | Open Subtitles | أنا واحد من قطاع الطرق مقنعين التي انتهجها. |