İlk yolcumun komedi efsanesi Mel Brooks olduğuna inanamıyorum. | Open Subtitles | (لا أصدق أول راكب معي هو الأسطورة الكوميدية (مل بروكس |
Eğer istemiyorsan, Mel'i ara ve ona Maggie'yi bırakması için ihtiyacın olmadığını söyle. Jack? | Open Subtitles | (وان لم تكن تريد ذلك ، اتصل بـ(مل واعلمها انك لا تريدها ان تصحب ماجى ، حسناً يا (جاك) ؟ |
Ardından 9 mm'lik otomatik bir silahla adamı mıhlamışlar. Kimin yaptığını hiç sorma. | Open Subtitles | ثم شخص ما رحب به بسلاح أتوماتيك 9 مل, لا تسألنى من هو |
Bayılıncaya kadar, ona 250 ml morfin yap. | Open Subtitles | احقنه ب 250 مل من عصير السعادة = المورفين حتي تموت |
Sanırım Cointreau'dan sıkıldı ve telefon etmeye gitti. | Open Subtitles | وأعتقد أنه مل من مشروب الكونيترو لهذا ذهب ليجرى مكالمة تليفونية |
Belki de parametreleri 1,4 miligram/litre'ye indirgersem... | Open Subtitles | ربما لو قللت معايير البحث الى 1.4 مل جرام لكل ليتر |
Beş saat boyunca kilo başına 2 cc transfüzyon istiyorum. | Open Subtitles | اريد ان ينقل الدم بمقدار 2 مل كل ساعة , للخمس ساعات القادمة تلك ملاحظة جيدة |
Tom'a da hep aynısını yapıyordum o bıkıp beni terk edene kadar. | Open Subtitles | انا افعل ذلك بـ توم منذ الأزل حتى مل مني و رحل |
- Bunu ona yapamazsın, Eddie. - Bruce için çalmalıyım, Mel. | Open Subtitles | (لا يمكنك فعل هذا به يا (ايدى (لدى حفلة مهمة مع (بروس) يا (مل |
Hadi, Mel. Bunu reddedebileceğimi sanmıyorsun herhalde. | Open Subtitles | يا (مل) انت لا تتوقعين منى ان اتخلى عن هذا |
Bu yüzden setleri, sahne donanımını, kostümleri Figüran Mel gibi şeyleri kaldırdık. | Open Subtitles | وجب علينا إزالة الثانويات ، مثل المقاعد الدواعم ، الأدوات و(سايد شو مل) |
Ne verildiyse aldı. 9 mm.'likler, haftasonu da otomatikleri alacakmış. | Open Subtitles | أبتاع كل شئ بما فيهم مسدسات عيار 9 مل وسيستلم دستة ماكس نهاية الأسبوع القادم. |
Her tepede 88 mm çapında silahları var. | Open Subtitles | انهم يحملون بنادق 88 مل . على كل تله |
Tepki yok. 300 ml amiodaron ve 20 bikarbonat verin. | Open Subtitles | لا شيء,اعطه 300 مل من الأميودارون. |
Sonra 13. bölüm, deniz kalamarları civarlarında sıkıldı. | Open Subtitles | لكنه قد مل حينما وصل الى الجزء الثالث عشر - عندما اتت الحبارات العملاقة |
500 miligram Augmentin Dikiş için hazırla. | Open Subtitles | مقدار 500 مل ادومنتن , وجهزها للخياطة |
10 cc kortikosteroid verin. | Open Subtitles | احقن 10 مل من الكورتيزون في الستيرويدات القشريه |
Belki de yaşamaktan bıkıp intihar etmek istemiştir. | Open Subtitles | مهلاً يا رفاق ربما مل الحياه و أراد الإنتحار- تلك فكره غبيه- |
Data artık düşmekten bıktı! Data iskeletlerden de bıktı! | Open Subtitles | ديتا لقد مل من سقوط وديتا مل من الهياكل العظمية |
Soyunma odasında 38 mmlik bulundu. | Open Subtitles | وجدنا مسدس الـ38 مل في غرفة القياس |
Yaklaşık 400 mililitre elma suyu koyacağım, evet bu benim için uygun. | Open Subtitles | سوف اضع ما يقارب 400 مل من عصير التفاح, هذا سيكفي لي |
Sadece 15 mililitresi salıverilse ve havaya karışsa.. | Open Subtitles | إذا تم إطلاق 15 مل وأصبحت في الجو |
19 milimetrelik sehirdeki en iyisi cephanelik cok kalin, guvenli dinlemek istemiyorum tamam, peki ya suna ne dersin? | Open Subtitles | وقذيفه مدفع عيار 90 مل أنها جيده بالنسبه للمناطق السيئه فى المدينه وتيقظ الاولاد باستمرار ماذا عن ذلك؟ |