Şikayet dosyaları masama, Shelby. Jamey'e söyle onlarla ilgilensin | Open Subtitles | ضع الشكاوي على منضدتي ، شلبي وأخبر ، جيمي كي يحضر أكبرها |
Birkaç ay önce, Missisippi ofisinden yanlışlıkla masama gelen bir dava dosyası vardı. | Open Subtitles | أي شهرين مضى، حالة صادفت منضدتي من مكتب ميسيسيبي. |
Ertesi gün işe gittiğimi hatırlıyorum, ...Masamda olduğumu ilk hatırladığım bu. | Open Subtitles | أتذكّر الظهور للعمل اليوم التالي، أن يكون في منضدتي. ذلك تذكّري الأول. |
Sabaha,Masamda tam bir rapor istiyorum. | Open Subtitles | أريد محاسبة كاملة على منضدتي في الصباح. |
20 dakika sonra her zamanki Masamı istiyorum. | Open Subtitles | أَحتاجُ منضدتي العادية في غضون عشرون دقيقة. |
Önceki gece, yapmam gerektiği gibi bir kopyasını masamın üzerine koydum. | Open Subtitles | في الليلة السابقة للقضية ، تركت نسخة الشكوى على منضدتي |
Evdeyken işe yaramıştı, ne bileyim işte. Belki de benim masam eğimlidir. | Open Subtitles | لقد حصلت في المنزل, لا أعلم لربما منضدتي مائلة |
Birisi penceremi bir kısmını açıp, hayalet gibi odama girmiş ve onu Komodinimin üstüne yerleştirmiş. | Open Subtitles | ،شخص ما أزال جزء من نافذتي ودخل إلـى غرفتـي كالشبح ووضع العملات على منضدتي |
Dün gece masama bir rapor geldi. | Open Subtitles | أي مذكرة صادفت منضدتي ليلة أمس. |
-Silahlar ve rozetler hemen, masama! | Open Subtitles | الشارات والأسلحة هنا على منضدتي |
Richard Meiers, öğretmenlerimden biriydi, eleştiri yapmak için çalışma masama gelip durdu. Derdi ki: "Bill, anlamalısın - güneş enerjisinin mimariyle hiçbir alakası yok." | TED | و ريتشارد مييرز، أحد أساتذتي، كان لا يكف عن المجئ الى منضدتي ثم ينتقدني، وكان يقول، "بيل، عليك أن تفهم-- الطاقة الشمسية لا علاقة لها بالعمارة." |
Bunu masama koyma. | Open Subtitles | أنا لا أريد هذا على منضدتي |
Masamda, seninle gerçekten tanışmak isteyen biri var. | Open Subtitles | هناك شخصاً عند منضدتي يود مقابلتك. |
Masamda oturup ne yaptığını sorabilir miyim? | Open Subtitles | ماذا تفعل على منضدتي ؟ |
Raporlarınızı sabah 9'da Masamda görmek istiyorum. | Open Subtitles | له تقاريرك على منضدتي 0900. |
Anlaşılan, yine evimdeki Masamda hep beraber yiyoruz. | Open Subtitles | إذن، أرى أننا نأكل معاً مجدداً، على منضدتي في بيتي -نيت) )... |
Her neyse, Masamı soğutmayın. | Open Subtitles | على أية حال, أبقوا منضدتي عامرة! إلى اللقاء |
CAM Masamı? | Open Subtitles | منضدتي الزجاجية؟ |
- Çok iyiydi. - Süre doldu. Kalemlerinizi bırakın ve çıkarken mavi kâğıtları masamın üzerine bırakın. | Open Subtitles | انتهي الوقت الكل يضع الاقلام واوراق الاجابة على منضدتي قبل الخروج |
Ailesi masamın etrafında dans ediyor ve "Onu bizden biri yapacağız" diye dualar okuyordu. | Open Subtitles | عندما عائلتها رقصت حول منضدتي هتاف، " نحن سنجعله أحدنا! " |
masam için tavuk getirdin mi? | Open Subtitles | -هل لديك دجاجة لأضعها على منضدتي ؟ |
Annem seni evden atıp, kapı kilitlerini değiştirdikten sonra Komodinimin üzerine küçük hediyeleri bırakmak için odama nasıl girdiğini hep merak ederdim. | Open Subtitles | بعد أنْ طردتك أمّي خارجـًا ،وغيّرت كلّ أقفال الأبواب تسائلت دائمـًا كيف كنت تتسلل إلـى غرفتـي وتضع هدايا صغيرة على منضدتي |