Benimle konuşmazsan... cevapları başka bir yerden almak zorunda kalacağım. | Open Subtitles | لو لم تتحدثي إلي فسأحصل على الاجابات التي أريدها من مكان اخر |
Mesela, Essen'den, Köln'den ya da başka bir yerden tren geliyorsa, ...onlara yer açılması gerekiyordu. | Open Subtitles | تم تجميع الناس... على سبيل المثال على قطار من ايسن أو كولون أو من مكان اخر كان يجب توفير أماكن لهم |
Aramayı başka bir yerden yapıyordu... | Open Subtitles | ...لقد كانت تجري هذه المكالمة من مكان اخر |
Silahlarımızı başka bir yerden alacağız. | Open Subtitles | سوف نحصل على اسلحتنا من مكان اخر |
İçeceğimi gidip başka bir yerden almaya başladım. | Open Subtitles | بدأت بالحصول على سولبيس من مكان اخر سولبيس = نوع من المثلجات |
Teyze, ben başka bir yerden geliyorum. | Open Subtitles | عمتي ، لقد اتيت من مكان اخر |