| ama işte buradasın, ve ailenden hiç yardım almadan, inanılmaz yetenekli bir casussun. | Open Subtitles | لكنك هنا .. و بدون أي مساعدة من والديك عميل في منتهى البراعة |
| ailenden korkmadığını söyledin, taşın o zaman, haydi! | Open Subtitles | .تقولين لستِ خائفة من والديك هيا , إنتقلى |
| Hafta sonları ailenden izin alma yaşın geçince anlarsın. | Open Subtitles | ربما اذا توقفت عن السؤال و طلب المال من والديك سوف تعرف هذا |
| Seni anlamadıklarını zannettiğin için her zaman ailene karşı asi olursun. | Open Subtitles | أنت غاضب دائماً من والديك لأنهما لا يفهمان شخصيتك |
| Olanlardan sonra ailene bu kadar yakın olman çok takdir edici bir davranış. | Open Subtitles | أمرٌ مثيرٌ للإعجاب أنّكَ بقيتَ قريباً من والديك بعد كل الذي حدث |
| Evden uzaklaşmak çok eski bir gelenektir ama sen bunu ailenden uzaklaşmak için yapmıyorsun. | Open Subtitles | الهروب من المنزل هو تقليد مقدس عبر العصور و لكنك لا تقومين به للهرب من والديك |
| Beni eve alıp şu hikâyeyi, ailenden kaçtığın zamanı anlatmıştın. | Open Subtitles | -لقد أخذتِني وأخبرتِني بالقصّة -المرة التي هربت فيها من والديك |
| Rahmetli kocam ve ben ailenden senin görgü tanığı olman için izin istedik. | Open Subtitles | زوجي الراحل وانا اردنا من والديك ان يجعلوك شاهدة في حادثة داني |
| Beni eve alıp şu hikâyeyi, ailenden kaçtığın zamanı anlatmıştın. | Open Subtitles | -لقد أخذتِني وأخبرتِني بالقصّة -المرة التي هربت فيها من والديك |
| Sen de biliyorsun ki, nerdeyse kırk yaşında olman ve hala ailenden haftalık harçlık alıyorsun diye hayatının geri kalan döneminde hiçbirşey yapmayacaksın anlamaına gelmez. | Open Subtitles | تعرف لأنك فقط قاربت الأربعين ولا تزال تحصلُ على النقود من والديك اسبوعياً لا يعني ان لا تفعل شي لبقية حياتك |
| ailenden gitmelerini isteseydin bunların hiçbiri olmayacaktı. | Open Subtitles | لا شيء من هذا سيشكّل مشكلة إذا كنت فقط طلبتِ من والديك أنْ يغادرا. |
| Kapınızı çalıp, ailenden seni almak için izin isteyemezdim. | Open Subtitles | لم أتمكن من الطرق على بابك الأمامي واطلب من والديك الإذن. |
| Sanırım ailenden bu. Gerçek ailenden. . | Open Subtitles | أعتقد أنه من والديك والديك الحقيقيين |
| ailenden bana borç vermesini isteyebilir miyiz? | Open Subtitles | هلا طلبت من والديك إقراضي بعض النقود؟ |
| O zaman ben de parayı ailenden isterim. | Open Subtitles | سيمكنني ان احصل على المال من والديك |
| Yani, ailenden çok fazla şey istemiştik. | Open Subtitles | فلقد كنا نطلب الكثير من والديك |
| ailenden biraz ayrı takılmak iyi olur. | Open Subtitles | أستطيعُ أخذَ إجازةٍ من والديك. |
| Ve ondan önce, ailene gittiğinde gerçekten neler olduğunu ve ne kadar kötü tepki gösterdiklerini anlatmadın. | Open Subtitles | ثم قبل ذلك، لم تخبريني ما حدث حقا عندما هربتِ من والديك ومدى رد فعلهم |
| Bir emekliler köyüdeyken ailene kızmak çok daha kolaydır, ama onun dışarda olduğunu bilmek, belki bir arasokakta yüzüstü yattığını... | Open Subtitles | هذا أسهل بكثير أن تستاء من والديك بينما تعرف أنهم في قرية ما آمنين ولكن أن تعرف أنها بالخارج، ربما .. مستلقية على وجهها في ممرّ |
| ailene özürlerimi ilet. | Open Subtitles | ارجوك أعتذري من والديك |