| Benim de Michigan'da işim var ama buradan da halledebilirim. | Open Subtitles | ولديّ أعمال في ولاية ميتشغان ولكن أستطيع تدبرها من هنا |
| Her sabah Ann Arbor'daki evimden Dearborn, Michigan'daki ofisime yaklaşık 48 km yol gidiyorum. | TED | في كل يوم اقود لمسافة 30 ميل من منزلي في ان اربور الى مكتبي في ديربورن ,ميتشغان. |
| Peter'dan bir telgraf daha. Michigan'da, Glen Şelaleleri'ndelermiş. | Open Subtitles | هذه برقية أخرى من بيتر انهم عند شلالات جلين فى ميتشغان |
| Ben Michigan'da olduğum için, orası hakkında bir bilgim yok. | Open Subtitles | أنا في ميتشغان لذلك أنا لا أعرف حقا كيف تسير الامور في ولاية أوهايو |
| Belmont'takine ya da Michigan Caddesi'ndekine gitmem. | Open Subtitles | ولكن ليس الموجود في بلومنت او الموجود في ميتشغان |
| Oğulu Michigan Hukuk Fakültesi'ne gitmek istiyordu ve şimdi oraya gidebilecek. | Open Subtitles | إبنها يريد الذهاب لكلية القانون في جامعة ميتشغان إذاً سيذهب الآن لكلية القانون بميتشغان |
| Tüm o ünlülere araba sattım. Michigan'da! | Open Subtitles | لقد بعت سيارات لكل أولئك المشاهير في ميتشغان |
| Michigan'da böyle Piruhi(bir çeşit mantı) bulamazsın. | Open Subtitles | لا تجد وجبة بيروغة مثل هذه هناك في ميتشغان |
| Michigan'daki Gayler berbattır eminim ki. | Open Subtitles | انا متأكد ان المثليين في ميتشغان هم مريعون |
| Baksana. Patronum Michigan'a götürmem için bir yýðýn uyuþturucu verdi. | Open Subtitles | انظر، رئيسي أعطاني كمية كبيرة من المخدرات لنقلها بالحافلة إلى ميتشغان |
| - Ben... Michigan Devlet Üniversitesi otel yönetiminden mezun oldum. | Open Subtitles | حصلت على شهادتي بادارة الفنادق بولاية ميتشغان |
| İşlenmemiş eroin direk olarak kartellerden gelir, nasıl olurda Michigan'lı dansçının eline geçmiş? | Open Subtitles | الهيروين النقي الخام يأتي مباشرة من عصابات الكارتل إذن كيف حدث ووقعت في يد راقصة من ميتشغان ؟ |
| "Eğer ikimiz bir arada olmazsak eğlenecekmişim gibi hissetmiyorum" ifadesi görüyoruz. Bu Michigan'dan birisinin yazdığı birşey. | TED | نشاهد، " أشعر بأنني لن أستمتع اذا لم يكن كلانا." كان ذلك من شخص ما في ميتشغان. |
| Michigan Üniversitesi'nde MBA adaylarına Wall Street'teki 3 kısa yılımın ardından ne dersler çıkardığımı anlatıyordum ve o esnada kafama dank etti. | TED | كنت أتحدث في جامعة ميتشغان إلى مرشحي ماجستير إدارة الأعمال، تحدثت عن الدروس التي تعلمتها بعد الثلاث سنوات القصيرة في وول ستريت، ثم خطر لي ذلك الاسم. |
| Dörtyılönce, Evlendiğim gün ayrıca Güney Michigan tarihindeki en kötü, bir o kadar da garip bahar fırtınasının olduğu gün. | Open Subtitles | منذ أربع سنوات فى يوم زفافى والذى صادف أكبر واسوء عاصفة ثلجية "فى تاريخ المنطقة الجنوبية ل "ميتشغان |
| Pulitzer gibi bir şey, ama Batı Michigan'da. | Open Subtitles | "أنها مثل جائزة "بولتزور "ولكن بالنسبة لجنوب "ميتشغان |
| Sanırım salamı, Michigan'dan falan getirtiyorlar. | Open Subtitles | نعم , أظن أنهم يحضرون اللحم من " ميتشغان " أو مكان أخر |
| 5 kağıdına iddiaya girerim ki Michigan Bulvarını koşarak geçip kurtardığı yavru köpeği anlatıyor. | Open Subtitles | أراهنكَ بـ 5 دولارات أنّه يخبرها عن المرّة التي ركض عبر "ميتشغان إيف" لينقذ جرواً. مُحال. |
| - Bir yeğenim var ve ona Michigan Üniversitesi tişörtü yolladım ve içine koyduğum zarf da şu... boylarda bir zarftı. | Open Subtitles | - لدى ابنة اخت - و انا ارسلت لها تى شيرت جامعة ميتشغان فى مظروف، و هذا المظروف |
| Michigan nehri üzerinden uçmak, öğle yemeği ya da benzer bir şey için Madison'un üzerinde uçmak eğlencelidir. | Open Subtitles | "بلى، من الممتع التحليق فوق بحيرة "ميتشغان أو عبر "ماديسون" لتناول الغداء أو شىء من هذا القبيل |