| Tahtana ne kadar bakarsan bak, kız haklı. | Open Subtitles | . يمكنك أن تحدق في لوحتك طوال النهار هي ستظل مُحقّة |
| Yapma. haklı olduğumu biliyorsun. Bu işi yapamayacak kadar meşgulsün. | Open Subtitles | بحقّك، تعرف أنني مُحقّة أنت مشغول جداً عن هذا |
| İnan bana bu yazı her konuda haklı. | Open Subtitles | صدّقيني، هذه المقالة كانت مُحقّة في كل شيء |
| haklısın. Sana gelmem gerektiğini biliyordum. Hissetmiştim zaten. | Open Subtitles | أنت مُحقّة , لقد علمت بأنني يجب أن آتيك لقد كان لدي شعور فقط |
| Beni kullandı, haklısın, ama yanıldığını anladı, ve beni serbest bıraktı. | Open Subtitles | لقد إضطهدني, انتِ مُحقّة, لكنه أدرك بأنه كان على خطأ, وبعدها قام بأطلاق سراحي. |
| haklıydın, bu kitaplarla öyle çok vakit geçirdim ki, ...gerçek dünyanın nasıl bir yer olduğunu unuttum. | Open Subtitles | لقد كنتِ مُحقّة ، أنا أعيش مع تلك الكُتب القديمة لوقت طويل لقد نسيت ما هو العالم الحقيقي |
| Annem beni evlendirmekte haklıydı galiba. | Open Subtitles | قد تكون أمّي مُحقّة حين أجبرتني على الزواج به. |
| Düşündüm de haklı olabilirsin. | Open Subtitles | أجل ،لفد كنت أفكّر بالأمر و قد تكونين مُحقّة |
| Son günlerine kadar sesim kulaklarında çınlayacak haklı olduğumu bileceksin. | Open Subtitles | حتى نهاية حياتكِ وإلى ما بعدها ستسمعين صوتي يرن في أذنيكِ وستعرفين أنني مُحقّة |
| Üzülerek itiraf etmeli ki, bence haklı. | Open Subtitles | أكره أن أعترف بهذا لكنّها مُحقّة |
| Şimdi ona haklı olduğunu kanıtlamanı istiyorum. | Open Subtitles | والآن أريدك أن تُثبت لها أنها مُحقّة |
| Peki, Phoebe'nin belki de haklı olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | إنَّ ما أفكّر فيه هو، أن تكون "فيبي" مُحقّة |
| - Annem hayatım boyunca hiçbir konuda haklı olmadı. - Öleceğim. | Open Subtitles | أمّي لم تكن مُحقّة بشئ طوال فترة حياتي |
| - haklı olduğumu kabul et. - Hayır anne, hayır! | Open Subtitles | اعترف بذلك، تعرف بأنّي مُحقّة - كلاّ، أمّي - |
| Ne var biliyor musun, haklısın. Hadi her şeyin üstünden tekrar geçelim. | Open Subtitles | أتعرفين ماذا , أنت مُحقّة , لنفعل كل شيء من جديد |
| haklısın, kimseye bir şey borçlu değilim. | Open Subtitles | أنتِ مُحقّة , أنا لا أدين لأي أحد بتفسير |
| haklısın. Öylesine... | Open Subtitles | أنتِ مُحقّة أنـا أقول ذلك والسلام |
| haklısın ama öyle olabilir. | Open Subtitles | أنتِ مُحقّة. لكن من الممكن ذلك. |
| Çok haklısın. Tree Hill, Milan'dan çok daha iyiymiş. | Open Subtitles | أنتِ مُحقّة تماماً، "تري هيل" أفضل بكثير من "ميلان" |
| haklısın. Geçen gün kabalık ettim.. | Open Subtitles | أنتِ مُحقّة لقد كنت وقحاً ذلك اليوم |
| haklıydın ayrıca. Muazzam bir boşluğu dolduruyorsun. | Open Subtitles | كنتِ بالفعل مُحقّة أنتِ تملئين حقاً هذا الفراغ الهائل |
| Evet ama benim hakkımda söylediklerinde haklıydı. | Open Subtitles | أجل، حسناً، هي كانت مُحقّة بشأني |
| Annem haklıymış. Beş para etmezin tekiymişsin. | Open Subtitles | لقد كانتْ أمّي مُحقّة. |