| Sayın Hakimler, eğer ilaç kullanıyorsa, tanığın güvenirliği açısından önemlidir. | Open Subtitles | لسيادتكم , إذا كانت تتعاطى مُخدر فستفقد مصداقيتها كشاهدة |
| Kokain ve GHB için, bu yüzden oldu kesinlikle İçkine ilaç karıştırdık Evet, ve kan pozitif. | Open Subtitles | نعم, و اختبار دمائها ايجابى بالنسبة الى الكوكاين و المخدر الجنسى, اذاً هى كانت مُخدر و غير واعية تماماً |
| Bu halüsinasyona yol açan bir ilaç. Uyuşturucu değil. | Open Subtitles | إنه طب الهلوسة، وليس عقار مُخدر |
| -o yüzden mi bedenim hissiz? | Open Subtitles | -لهذا انا مُخدر ؟ |
| -o yüzden hissiz. | Open Subtitles | -لهذا انت مُخدر |
| Cinayetin işlendiği o evde, kız çocuğa bir ilaç daha verdi. Ketamin. | Open Subtitles | مؤخراً فى البيت اعطته مُخدر اّخر غير قانونى الكيتامين , |
| Bu protein çok yaygın bir ilaç değil ama sizin davaya kadar hiç bu kadar yüksek dozlarda kullanımını görmemiştim. | Open Subtitles | حسناً ، (بروتين زيتا المُتبادل) ليس مُخدر نادر ، لكن في حالتك لم أراه يُستخدم من قبل بتلك العينات الكبيرة |