| Aldım. Adam multi milyoner. Sen ise basit bir tefeci. | Open Subtitles | الرجل مليونير، أنت مُرابي صغير. |
| çünkü aynı zamanda tefeci. | Open Subtitles | -لأنّه مُرابي أيضاً . |
| Bir tefeci. | Open Subtitles | إنّه مُرابي. |
| Neden karısına çaktırmadan tefeciden para aldığını da açıklar. | Open Subtitles | ولما سيحتاج لاقتراض مال من مُرابي -من دون أن تكتشف ذلك . |
| Cano Vega'nın tefeciden aldığı miktarın aynısı. | Open Subtitles | -هذا مقدار المبلغ المُحدّد الذي اقترضه (كانو فيغا) من مُرابي. |
| Siz iyi giyimli tefeciden başka bir şey değilsiniz. | Open Subtitles | لست سوى مُرابي مُتأنّق. |