| Biri iş başvurusu için geldiğinde, onunla hiç mülâkat yapmaz. Sadece-- Ondan bir omlet yapmasını ister. | Open Subtitles | عندما يأتي أحداً ليتقدم للوظيفه لن تُجري لهُ المُعاينة بل تتطلب مِنه أعداد عُجه البيض. |
| Benim yardıma filan ihtiyacım yok, özellikle de Ondan. | Open Subtitles | لا أحتاجُ للمساعدة، خاصةً مِنه يا رجُل |
| Onu kazanamayınca Ondan kurtuldum. | Open Subtitles | فشلتُ في إقناعِه فتخلّصتُ مِنه |
| Ama bu ürünle rekabet edeceksek eğer, bu iş bizim için biçilmiş kaftan demektir. | Open Subtitles | لكن... إن كان هذا مُنتج منافسنا. فعملنا لا فائدة مِنه. |
| Ama bu ürünle rekabet edeceksek eğer, bu iş bizim için biçilmiş kaftan demektir. | Open Subtitles | لكن... إن كان هذا مُنتج منافسنا. فعملنا لا فائدة مِنه. |
| Ya da diğeri Ondan iyiydi... | Open Subtitles | أو لربما الآخرون أكثر كفاءةً مِنه. |
| Babamı o sert tekmeyi attım çünkü annemi ve beni dövmeyi bırakmayacaktı ve ben de ona, Ondan daha güçlü olduğumu göstermek istedim bize bir daha vuramasın diye. | Open Subtitles | وانا رَكَلتُ والدي في وجهه .. بقوةٍ شَديدَة لأنَـه لم يتوقف عن ضَربِي أنا وامُّي وأردتُ ان أُظْهِـرَ له .. أنّي اقْـوى مِنه |
| Ondan korkuyor musun? | Open Subtitles | هل أنتَ خائفٌ مِنه يا صاح؟ |
| Sevdiğini biliyorsun. Ondan canımı kurtardım. | Open Subtitles | لقد نجوت مِنه وهذا فارق شاسع. |
| Ben... Ondan daha yaşlıyım. | Open Subtitles | حسناً , انا أكبر مِنه |
| Ondan kurtulmak istemiştim. | Open Subtitles | أردتُ الخلاصَ مِنه. |
| Ondan daha iyi olmalıyız. | Open Subtitles | يَجب أَن نَكُون أفضل مِنه |
| Ve Ondan çalıştıramazsınız. | Open Subtitles | لا يُمكنكِ الهروب مِنه |
| Ondan kurtulmalıyım. | Open Subtitles | . أن أتخلص مِنه - |
| Ama ben Ondan daha iyiyim! | Open Subtitles | ! ولكِنّني أفضل مِنه |
| Sen Ondan daha fazlasın, Richard. | Open Subtitles | (أنت أفضل مِنه بكثير، (ريتشارد |
| Kurtul Ondan. | Open Subtitles | تخلص مِنه |