hepimiz keşif için araçları hak ediyoruz. | TED | نحن جميعًا نستحق الأدوات للذهاب والاستكشاف. |
hepimiz toplu bir kör noktanın bilinçsiz kurbanlarıyız. | TED | نحن جميعًا ضحايا ونحن لا نعلم، لأشياء محجوبة عنا. |
hepimiz dün olduğumuz kişiden daha fazlasıyız. | TED | نحن جميعًا أكثر نضجًا مما كنا عليه البارحةَ. |
Hepimizin üzücü hikayeleri var ama hikayeyi bitirmek istemiyor musun? | Open Subtitles | نحن جميعًا لدينا قصّصنا لكن ألا تريدين إنهاء القصّة؟ |
Hepimizin sevgiye ve beslenmeye ihtiyacı vardır. | Open Subtitles | نحن جميعًا نحتاج إلى الحب نحتاج الرعاية. |
Ve hepimiz tekrar bu yemek odasında beraberiz. | Open Subtitles | وها نحن جميعًا حول طاولة الطعام القديمة مرة أخرى |
İşte bu yüzden hepimiz gece yarısı burada toplanmış bunun sonuçlarına katlanıyoruz. | Open Subtitles | والآن بسبب هذا، نحن جميعًا هنا فى منتصف الليل، نحاول التعامل مع العواقب |
hepimiz umutsuzluğun eşiğindeyiz tek yapabildiğimiz birbirimizin suratına bakmak birbirimize eşlik etmek, biraz şakalaşmak. | Open Subtitles | نحن جميعًا على شفا اليأس كل ما نستطيع فعله هو النظر الى وجوه بعضنا و نبقي الجميع في شراكة و نمزح قليلاً |
KGB'nin Medeni Haklar Hareketi'ne sızmaya çalıştığını hepimiz biliyoruz. | Open Subtitles | والآن، نحن جميعًا نعلم أن المخابرات الروسية حاولت اختراق حركة الحقوق المدنية |
hepimiz ufaklıkla tanışmak için heyecanlıyız. | Open Subtitles | نحن جميعًا مُتلهِفون لمقابلة الرجل الصغير |
hepimiz çocuk için üzülüyoruz. | Open Subtitles | أنظرا، نحن جميعًا نشعر بالآسى على الطفلة |
hepimiz perişan hissediyoruz. | Open Subtitles | نحن جميعًا نشعر بأننا غير مترابطين قليلا. |
hepimiz hayal kırıklıkları ile yaşarız ve şu an daha büyük sorunlarımız var. | Open Subtitles | نحن جميعًا نعيش مع خيبة الأمل و الآن ، لدينا مشاكل أكبر |
Bay Big, bu işteki riski hepimiz biliyoruz. | Open Subtitles | سيد بيغ، نحن جميعًا نعرف الخطر المحيط بهذا العمل. |
David, eğer kayıt onlardaysa o zaman sen dahil hepimiz batarız. | Open Subtitles | ديفيد إذا كان الشريط لديهم إذًا نحن جميعًا سوف نغلب أنت كذلك |
hepimiz zorluk çekiyoruz, bunu kabullenmeleri lazım. | Open Subtitles | نحن جميعًا نكافح. عليهم أن يعترفوا بذلك. |
hepimiz isteriz yasak olanla yüzleşmeyi. | Open Subtitles | نحن جميعًا نريد أن نحدّق في الوجه المحرّم |
Yani Hepimizin ağzı alg kokuyor. | TED | وبالتالي، نحن جميعًا نتنفس طحالب. |
Hiçbir şey şaşırmaktan, hayrete düşmekten daha besleyici, daha ufuk açıcı değildir. Ki bu da Hepimizin neden burada, TED' de olduğumuzu gösteriyor, değil mi? | TED | لا شيء أكثر تغذية أو أكثر تحفيزًا للعقل النشط المتحقق من المفاجأة والدهشة ولهذا نحن جميعًا هنا في تيد TED، أليس كذلك؟ |
Ancak bu ihtiyaç, yeni gelişen anlatıyla çakışıyor, iklim değişimi karşısında, büyük ve merkezi enerji sistemlerinden, küçük boyutlu ve dağıtılmış enerjiye Hepimizin geçmesi gerekiyor. | TED | هذه الحاجة، مع ذلك، تتعارض مع اتجاه متنامٍ، مواجَهين بالتغير المناخي، نحن جميعًا بحاجة إلى الانتقال من أنظمة الطاقة الكبيرة المركزية إلى الطاقة الموزعة على نطاق ضيق. |