| Bunu başarmak için, rehin alanlarla iletişim hattı açmaya hazırız. | Open Subtitles | ولكي نحقق هذا نحن مستعدين لفتح قنوات إتصال مع خاطفيهم |
| Başka savımız yok, Sayın Şansölye. Oylamaya hazırız. | Open Subtitles | لا حجج أخرى ، سعادتك نحن مستعدين للتصويت |
| Bu yetenek yarışması için tamamen hazırız. | Open Subtitles | يا لويس نحن مستعدين تماماً لــ برنامج المواهب |
| Ve enjeksiyona hazırız, Sağ koluna enjekte edeceğiz, tamam mı? | Open Subtitles | ها نحن مستعدين للحقنه، سأقوم بحقنك في يدك اليمنى |
| Pıhtı boşaltıldı, kapatmaya hazır mıyız? | Open Subtitles | لقد تم إفراغ التجلط هل نحن مستعدين للإغلاق؟ |
| Biz hazırız. Ya sen koca oğlan? | Open Subtitles | أجل , نحن مستعدين ماذا عنك ايها الرجل الكيبر ؟ |
| Kızarmış. Tamam. Artık yemeye hazırız. | Open Subtitles | محروق ، حسناً ، إذن نحن مستعدين لتناول السجق الآن |
| Pekâlâ bayan Franco, sizi dinlemeye hazırız. | Open Subtitles | انسة فرانكو نحن مستعدين لسماع تقريرك لم يكفيك انك |
| Ve... hazırız. | Open Subtitles | و نحن مستعدين الرئيس سنو أنت على البث المباشر |
| Sizi vurup, sonra da o bombanın üzerine atlamak için hazırız. | Open Subtitles | نحن مستعدين تمامًا لإطلاق النار عليك، والقفز علي القنبلة اليدوية. |
| Bu nedenle uğruna hayatlarımızı riske atmaya hazırız. | Open Subtitles | ولهذا نحن مستعدين للمخاطرة بأنفسنا لأجلها. |
| - Esas soru, ne vermeye hazırız? | Open Subtitles | بل من الأفضل أن نسأل أنفسنا عم نحن مستعدين لنعطيه؟ |
| Fırlatma öncesi kontroller için hazırız Kumandanım. | Open Subtitles | نحن مستعدين لمراجعة قائمة التحقق قبل الطيران أيتها القائدة |
| Hadi ama Karen. Para cezalarına, kamu hizmeterine, tazminatlara hazırız biz. | Open Subtitles | كارين نحن مستعدين للغرامات خدمة للمجتمع , تعويضات |
| Bu toprağın korunması ve zenginleşmesi konusunda ne kadar ciddi olduğumuzu göstermek için iki katını ödemeye hazırız. | Open Subtitles | نحن مستعدين لمضاعفة السعر لنظهر لكِ مدى التزامنا بالمحافظة على هذه الأرض وتنميتها |
| Selam! Benzin ve elektrik kablosu var yani gitmeye hazırız. | Open Subtitles | نتقابل الليلة في الحفل لدي الأقراص معي بنزين و أقطاب إذن نحن مستعدين للذهاب |
| Beni kaybetmedin. Ufak bir karmaşa oldu. Gitmeye hazırız. | Open Subtitles | لم تفقديني،كان مجرد تعقيد صغير نحن مستعدين للذهاب |
| Onu tutuklamaya hazırız. Görgü tanığı kimliği için. | Open Subtitles | نحن مستعدين للقبض عليه لأجل التعرّف على هوية الشهود. |
| Evet, her grupla, liderle, örgütle çalışmaya hazırız. | Open Subtitles | نعم, نحن مستعدين للعمل مع أى جماعات ... أو قادة,منظمات |
| Gitmeye hazır mıyız? Öyle görünüyor mu? | Open Subtitles | إذاً نحن مستعدين للذهاب أيبدو الأمر كذلك؟ |
| - Gerçekten olduğumuz kişiyi görmeye hazır mıyız ki? | Open Subtitles | هل نحن مستعدين لنرى أنفسنا على حقيقتنا على الإطلاق ؟ |