Üzerine adının kazındığı, gökyüzüne doğru uzanan bir anıt istiyor... | Open Subtitles | إنه يُريد نصب تذكاري يصل إلى السماء ومدون عليه اسمه. |
Bu istila sonucunda ölen münferit siviller için bir anıt oluşturmak istedim. | TED | بل أردت إنشاء نصب تذكاري للمدنيين الذين لقوا حتفهم نتيجة الغزو. |
Artırılmış gerçeklikle birlikte bir anıt dikmek için veya bir açıklamada bulunmak için hükûmetten izne gerek olmadığını fark ettik. | TED | أدركنا أنه مع الواقع المعزز لا تحتاج إذن من الحكومة لطرح نصب تذكاري أو للإدلاء ببيان. |
Onlar adına Londra'da ve burada anma töreni yaptık. | Open Subtitles | حسناً, وضعنا لهم نصب تذكاري في لندن ونصب تذكاري هنا. |
Ya ağzını kapalı tutarsın ve hiç kimse gerçeği bilmez ya da Ufak Mike için gerçek bir anma töreni düzenleriz. | Open Subtitles | إما أن تغلقي فمك ولن يعرف احد الحقيقة أبدا أو سنحصل علي نصب تذكاري حقيقي من اجل مايك |
Bu 20. yüzyıl başarılarının bir abidesi. | Open Subtitles | بل هي نصب تذكاري لإنجازات القرن العشرين. |
Washington anıtı. Korkunç şekilde bir penise benziyor, değil mi? | Open Subtitles | نصب تذكاري واشنطن يبدو ضخم مثل القضيب ، أليس كذلك؟ |
Ne istediğini biliyorum. - Yaşamım için bir anıt, Howard. | Open Subtitles | أنا أعلم ما تريده نصب تذكاري لحياتي، يا هوارد |
Yani bu 6 metre genişliğinde ve 8 kilometre uzunluğunda bir anıt mı? | Open Subtitles | أتعني بجانب نصب تذكاري عرضه 20 قدم وطوله 5 أميال ؟ |
Sürekli yükselmeyi vaat eden bir anıt. | Open Subtitles | نصب تذكاري مع الوعد بعدم الذهاب إلى أيّ مكان سوى إلى الأعلى. انتظر. |
Bize babamın Filipinler'de gömülü olduğu söylenmişti ama annem yine de babama ülkesinde bir anıt mezar yeri seçmeliydi. | Open Subtitles | لقد تمّ إخبارنا أن أبي توفي بالفلبين ووالدتي قررت أن تضع لهُ نصب تذكاري بالوطن |
Tahtalarıyla küçük oğlu için bir anıt yapabilsinler diye. | Open Subtitles | وأن يأخذوا خشب الكنيسة ليصنعوا منه شاهد ضريحٍ لابنه الصغير. نصب تذكاري. |
"Sakat bir koleksiyon için sakat bir anıt ve sakat bir Mall." | TED | "نصب تذكاري مشوه ومول مشوه لمجموعة مشوهة." |
DR: Evet, konu şu. Bu konu ile ilgili biz de biliyorduk ki sitenin bir anıt olarak bilinmemesi gerektiyordu. | TED | ديفيد روكويل: حسنا،هنا المسألة كنا نعرف بأن هذا لم يكن بمغزى... نحن نفكر بالموقع، والتفكير بضرورة وجود نصب تذكاري |
İrlandalılar'la olan alışveriş bitince bir anma töreni düzenleyeceğiz. | Open Subtitles | سيكون لدينا نصب تذكاري بعد ان ننتهي من هذا الشيء مع الإيرلنديين |
Buna devam ederseniz, anma töreni için tapınağa gideceğim. | Open Subtitles | لو إستمريت فى فعل هذا، فسأقوم بجعل المعبد يقوم بعمل نصب تذكاري. |
Kovulan her bir kişi hakkında öğrenebildiğini öğrenir, sonra da anma töreni düzenler. | Open Subtitles | يجمع المعلومات عن كل شخص ثم يقيم نصب تذكاري |
Yeni bir fotoğrafı olmadan anma töreni hazırlamak istemedim. | Open Subtitles | لم اكن اريد ان اضع نصب تذكاري بدون صوره حديثه |
Bunun yerine, o adam için anma töreni düzenledik. | Open Subtitles | بدلا من ذلك، كان عليك ان يكون لك نصب تذكاري للرجل |
Fiziksel mükemmeliyetin bir abidesi olmak mı istiyorsun? | Open Subtitles | أتريد أن تصبح نصب تذكاري للكمال الجسدي؟ |
Doğanın büyüleyici yaratıcılığının bir başka anıtı. | Open Subtitles | إنه نصب تذكاري آخر لإبداعية الطبيعة المذهله |