"نعذب" - ترجمة من عربي إلى تركي

• işkence

Birbirimize işkence ediyoruz. Savaşıyoruz, birbirimizi incitiyoruz birbirimizin kalbini kırıyoruz.
إنّنا نعذب بعضنا، نقاتل ونؤذي بعضنا ونفطر قلوب بعضنا أيضًا

Aslında sekiz saattir kıza işkence ediyoruz.
نحن نعذب تلك الفتاة المسكينة بآخر ثمان ساعات

İçimizdeki iyiliği bulabilmemiz için işkence edilip, küçük düşürülmemiz gerektiğini kim söylüyor?
من قال أننا بحاجة لأن نعذب وأن نذل، كي نصبح جيدين مع أنفسنا؟

Kendimiz olmamız, buradan sonra ne yapacağımıza karar vermemiz gerek. Aksi takdirde, sadece birbirimize işkence ediyor oluruz.
نحتاج أن نفترق لنرى الى أين سنصل وإلا فاننا نعذب أنفسنا فحسب

Artık insanlara işkence etmiyoruz.
السبب هو أننا لم نعد نعذب الناس كما كنا في السابق

Ve deney sırasında da bir insana işkence ediyoruz burada. Adamın hastalıklı arzusundan başka bir neden için de değil.
وفي سير العملية، إننا نعذب إنسان لا .سبب من رغبتها المريضة لإرضاءه

Fakat yanılıyorsan, adama işkence etmek seni eğlendiriyor.
إذا كنت مخطئاً فنحن نعذب الرجل لإسعادك

"Tecavüz edelim, işkence yapalım, öldürelim, tekrar tecavüz edelim ve kediyi yakalım."
... لنضاجع القطة، نعذب القطة، نقتل القطة نضاجعها مجدداً، ثم نحرقها

Bu şekilde işkence dediniz, ben de onu yaptım.
طلبتم منا أن نعذب أحدهم إذاً فلنعذبه

Yani artık birbirimize dikkatlice işkence edeceğiz fikrindeyiz?
الآن يجب علينا أن نعذب أنفسنا بحذر؟

- İşkence yapmıyoruz, kimyasal silah kullanmıyoruz.
- نحن لا نعذب, لا نستخدم اسلحة كيميائية.

Buradaki kimseye işkence yapmayacağız.
اوه صحيح نحن لا نعذب احداً هنا

Sadece yola gelmesini sağlarsın. Hayvana işkence mi ediyoruz?
هل أصبحنا نعذب حيواناً الآن ؟

Birbirimize işkence yapmayalım.
دعنا لا نعذب بعضنا

Biz işkence yapmayız.
نحن لا نعذب الناس

Hayvanlara işkence yapmayız.
نحن لا نعذب الحيوانات

- Biz insanlara işkence yapmayız. - Doğru onları yok edersiniz.
نحن لا نعذب الناس - أنتم فقط تُدمروهم -

İnsanlara işkence etmeyiz.
نحن لا نعذب الناس

Evet, geri geldiğime inanamadığım Nanda Parbat'ta işkence görüp infaz edilmeyi hak ediyoruz.
أجل، قدر لنا أن نعذب ونعدم في (ناندا ''لا أصدق عودتي'' باربات)

Hayır, buradaki kimseye işkence yapmayacağız.
لا نحن لا نعذب احداً هنا