Kim bizim yanımızda kim bize karşı bilmiyoruz. Kime ödeteceğiz? | Open Subtitles | لا نعلم من معنا أو ضدنا، من سنجعله يدفع الثمن؟ |
Nereden başlayacağımızı bilmiyoruz, belki de sorun bu. | Open Subtitles | لأنه بإستطاعتنا فعل الكثير لا نعلم من أين نبدأ، ربما تلك هي المشكلة |
Evet, kim olduğunu biliyoruz. Sonsuza dek bir oyunun içinde saklanamazsın. | Open Subtitles | .أجل، نحن نعلم من أنتِ، لا يمكنكِ الإختباء داخل لعبة للأبد |
3'lü katilin kim olduğunu biliyoruz. Oralarda bir yerde 3. kurbanını hedeflediğini biliyoruz. | Open Subtitles | ونحن نعلم من هو القاتل الثلاثي ونعلم أنّه في الخارج يستهدف ضحيّته الثالثة |
kim olduğunuzu biliyoruz ve takdire şayan ününüzün gayet farkındayız. | Open Subtitles | ... نحن نعلم من أنت وندرك تماماً سمعتك الجديرة بالإحترام |
Bu olayın arkasında kimin olduğunu bilmemiz gerekli. O kadar zamanımız yok. | Open Subtitles | نريد أن نعلم من يقبع خلف هذا، لا نملك الكثير من الوقت |
Nörobilim'den biliyoruz ki merhamet, alışılmışın dışında birkaç olağanüstü özelliğe sahiptir. | TED | نحن نعلم من علماء الاعصاب ان التعاطف لديه بعض الخاصيات المميزة به |
Eyalet mahkemesinde... bize nasıl bakacaklarını bilmiyoruz. O yüzden... | Open Subtitles | نحن لا نعلم من هم أعداؤنا هنا في هذه الولاية |
kim olduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نعلم من هو كلّ ما نعلمه أن التبادل |
Olympus'un dışında kimin bu yer aletlerine sahip olduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | لا توجد دلائل علي وجود مُتمردين من خارج اولمبيس نحن لا نعلم من يمتلك اولائك المقاتلون الحديديون |
Ona karşı olduğunu biliyoruz, fakat hala arkasında kim olduğunu bulamadık. | Open Subtitles | نعلم أنه أمر مُخطط له لكن لا نعلم من خلفه بعد |
Ailem ve ben ona güvendik çünkü kim olduğunu ve neleri savunduğunu biliyorduk. Bizden saklamasının bir esprisi yoktu. | TED | أنا ووالداي وثقنا بها لأننا كنا نعلم من هي، وماهي مبادئها، ولم تكن تحتاج للإختباء منا. |
Bunun kim olduğunu, kimin yaptığını bilmiyorduk, fakat her halükarda itirafın zorla alındığını belirledik. | TED | نحن لا نعلم من بالضبط، الشخص الذي فعل ذلك، ولكن على أي حال، الاعتراف كان بالإكراه، توصلنا إلى ذلك. |
Şimdi senin davandaki beyaz zengin adamın kim olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | في حالتنا هذه نحن نعلم من هو هذا الرجل الابيض الغني |
Şimdi senin davandaki beyaz zengin adamın kim olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | في حالتنا هذه نحن نعلم من هو هذا الرجل الابيض الغني |
kim olduğunuzu biliyoruz. Kımıldamayın efendim! | Open Subtitles | نحن نعلم من تكون لا، لا تتحرك سيدى |
Şurayı izleyin. Odada kimin olduğunu bilmiyoruz! | Open Subtitles | احبسوا نيرانكم عليّ رؤية الهدف، لا نعلم من غيره موجود بتلك الغرفة |
Kişisel deneyimlerimizden biliyoruz ki bazen yürüyüp gitmek çok kolaydır, ve bazen savaşmanız gerekebilir. | TED | نعلم من خلال خبراتنا الشخصية انه من السهل احيانا ان تنصرف, واحيانا تحتاج للقتال |