Aynı zamanda, Fire Drill Fridays'e katılan herkesin tutuklanma tehlikesi altında olmadığını açıklığa kavuşturalım. | TED | يجب أن نوضح لهم، بأنه ليس كل من يشارك في التظاهرات الأسبوعية كل جمعة معرضون لخطر التعرض للاعتقال. |
Bunu konuştuğumuza göre, açığa kavuşturalım. | Open Subtitles | وبمناسبة هذا الحديث، علينا أن نوضح شيئاً |
Bir konuda anlaşalım. | Open Subtitles | دعنا نوضح شئ واحد |
Ben de seninle geliyorum! Birlikte açıklarız! Her şey yoluna girer! | Open Subtitles | أنا ذاهب معكِ سوف نوضح ذلك, سيكون ذلك بخير |
Pekala, belki de bazı şeyleri açıklığa kavuşturmalıyız. Özellikle de aşk gibi karmaşık bir şeyden bahsediyorsak. | Open Subtitles | ربما علينا أن نوضح بعض الأمور خصوصاً إذا كنا نتحدث عن شيء معقد كالحب |
Aynı zamanda paylaşmak istediğiniz herhangi bir bilgi veya teknoloji karşılığında elimizde ticaret yapabilecek herşeyi sunmak istediğimizi açıkça belirtmek isterim. | Open Subtitles | و نريد أيضاً أن نوضح أننا ننوي أن نعرض عليكم كل ما نستطيع مقايضته مقابل أي معرفة أو تقنية أنتم على إستعداد لمشاركتها |
Ama yolculuklarının ayrıntılarına girmeden önce bir konuyu aydınlatalım. | TED | لكن قبل أن نخوض فيما يمكن أن تنطوي عليه رحلاتهم يجب أن نوضح شيء هام. |
şunu iyice açıklığa kavuşturalım. | Open Subtitles | دعنا نوضح شيئاً هنا |
Bu amaçla, seninle olan anlaşmamızı açıklığa kavuşturmak istiyoruz. | Open Subtitles | حتى هذه اللحظة، نود أن نوضح اتفاقنا معك |
Böylelikle Beaze'in peşindeki çalının nedenini açıklamamıza gerek yok. | Open Subtitles | وبهذه الطريقه ليس من الضروري أن نوضح لماذا يتبع بيز باجمه |
Bir şeyi netleştirelim. Anlamıyorum. Anlamak istemiyorum. | Open Subtitles | دعنا نوضح هذا , لا أفهم ذلك لا أريد فهم ذلك |
Şansımız varken bunu netleştirmeliyiz. | Open Subtitles | اعتقدتُ بأننا يجب أن نوضح ذلك حالما نجد الفرصة. |
Bir şeyi doğru anlayalım. Ben de tropik bölgeden senin kadar hoşlanmıyorum tamam mı? | Open Subtitles | دعنا نوضح بعص الأمور أنا أكره المناطق الاستوائية أكثر منك . |
Tamam. Bazı şeyleri açıklığa kavuşturalım. Araba zaten orada duruyordu. | Open Subtitles | حسناً، دعنا نوضح هذا بطريق مباشر هذه السيارة كانت موجودة هناك |
- Yardım etmeye çalışıyordum. - Bir şeyi açıklığa kavuşturalım: | Open Subtitles | \لقد كنت فقط احاول المساعدة دعنا نوضح شيئاً واحدً |
Tamam, bir şeyi şimdiden açıklığa kavuşturalım ki sonradan bir yanlış anlaşılma olmasın. | Open Subtitles | لكن يجب أن نوضح شيئاً كي لا يحدث سوء تفاهم |
Pekâlâ. Bir şeyi açığa kavuşturalım. | Open Subtitles | حسناً، لِم لا نوضح شيئاً ما أولاً، أنا لست هنا لأجل.. |
- Şunda anlaşalım. | Open Subtitles | دكتور (كامبيل)، دعنا نوضح الأمور |
Martha'ya en iyi kekimizi götürür, durumuzu açıklarız. | Open Subtitles | نحن نستطيع ان نري مارثا افضل كعك لدينا نوضح لها حالتنا |
Sanırım bir şeyi açıklığa kavuşturmalıyız. | Open Subtitles | أعتقد اننا يجب أن نوضح شيئاً هنا الآن |
O nedenle, ya neden beni istediğini açıkça anlat ya da paranı kendine sakla. | Open Subtitles | لذلك، إما أن نوضح لي لماذا تريدني أو وفر مالك |
Bugün amcamla da bu konuyu konuştuk sonradan sıkıntı yaşamamak için bu konuyu hemen halletmeliyiz. | Open Subtitles | تناقشت مع عمي اليوم ويجب أن نوضح الأمور لتجنب التعقيدات لاحقاً |
O zaman şunu iyice anla. | Open Subtitles | دعينا نوضح الأمر |
Bir şeyi açıklığa kavuşturmak istiyoruz. | Open Subtitles | نريد ان نوضح شيئا |
Sana ne istediğimizi açıklamamıza izin verir misin? | Open Subtitles | هل تأذن لنا أن نوضح ما نريد؟ |
Birşeyi oldukça netleştirelim, Tector-- | Open Subtitles | "دعنا نوضح شيئاً تماماً "تيكتور |
- Taşıyıcı annelik işini netleştirmeliyiz. | Open Subtitles | يجب أن نوضح كيف يحدث أمر الأم البديلة. |
- Bir şeyi doğru anlayalım. | Open Subtitles | -دعنا نوضح شيء يا "بانوك! |