| Toprak Krallığı bizim düşmanımız ve Ateş Ulusunun askerlerinden kaçıyoruz. | Open Subtitles | نحن أعداء لمملكة الأرض , و هاربون من أمة النار |
| Asıl ilginç olan, kanundan kaçıyoruz kuçak dolusu parayı çalıyoruz ve bunu kimse bilmiyor. | Open Subtitles | الشيء المدهش اننا هاربون من القانون نحن غارقون بالنقود ولا احد يعلم ذلك |
| Yine de on numara kaçaklar ve bu davayı masamda istiyorum. | Open Subtitles | ما زالوا يعتبرون هاربون من القانون و أريد التقرير على مكتبي |
| kaçaklar disaridayken beni buraya çagirdiklarina inanamiyorum. | Open Subtitles | من سمح له بالدخول؟ لا أصدق أنهم يتصلون ليعودوني إلى هنا بينما من أطاردهم هاربون |
| Çünkü dün geceki plaj partisinde herkes ondan söz ediyordu. Biz kaçağız. | Open Subtitles | عند رجوعي امس ليلاً نحن هاربون.ستجعلينهم يقبضون علينا |
| Roth ve Rosato'lar Kaçak. Değer mi, yeterince kuvvetli miyiz? | Open Subtitles | روث و الأخوان روزاتو هاربون هل يستحقون العناء و هل نحن أقوياء بما يكفي ؟ |
| Şehir sığınmacıya boğuldu Majesteleri. Savaştan kaçıyorlar. Onları yerleştirecek yerimiz yok. | Open Subtitles | المدينة تعج باللاجئين جلالتكِ، هاربون من الحرب، وليس لدينا مكان لاستضافتهم |
| Öksüzler,evden kaçanlar,özlenmeyecek insanlar. | Open Subtitles | أيتام, هاربون, نّاس بدون العائلة . من ناس لايفتقدهم احد |
| Kanundan kaçıyoruz. Tamamen kaybolduk. Araba, para, temiz giysiler yok. | Open Subtitles | نحن هاربون من العدالة وتائهون كلياً بلا سيارة ولا نقود ولا ملابس نظيفة |
| Ve kaçıyoruz. Hayatta kalmak için savaşmalıyız. | Open Subtitles | ونحن هاربون , ويجب علينا الإستمرار بالقتال |
| Nereye gittiğimiz belli mi yoksa genel olarak mı kaçıyoruz? | Open Subtitles | هل نحنُ متجهون صوب وجهةٍ معينة ؟ أمْ نحنُ هاربون لا على التعيين ؟ |
| Bu yüzden onu öldürdüm ve suçu babama attım ve o zamandan beri kaçıyoruz. | Open Subtitles | لذا قتلتها، وأدنت أبي بمقتلها، وإنّنا هاربون منذئذٍ حتّى الآن |
| Şu an kaçağız, tatlım. kaçaklar bunu yapar. | Open Subtitles | نحن هاربون يا عزيزي هذا ما نفعله |
| Bizler kaçağız, tatlım. kaçaklar böyle yapar. | Open Subtitles | نحن هاربون يا عزيزي هذا ما نفعله |
| Genelde kaçaklar olur. | Open Subtitles | هاربون .. على الأغلب |
| Biz kaçağız, bizi barındıracak kişiler için tehlikeyiz. | Open Subtitles | نحنُ هاربون نحنُ خطر لأي أحدٍ يؤوينا |
| Şu an Kaçak durumdayız. | Open Subtitles | في هذه اللحظة ، نحن هاربون لكننا نعمل على خطة |
| Bot ta iki tane daha silahlı Kaçak vardı. | Open Subtitles | كان هناك ثلاثة هاربون مُسلّحون على ذلك القارب. |
| şuradaki tepede şiddetli bir savaş başladı siviller yaşamak için kaçıyorlar. | Open Subtitles | كما يمكنكم أن ترون هناك فوق التلة قد حمي وطيس المعركة المدنيون هاربون للنجاة بأرواحهم |
| - Siz kaçanlar mısınız? | Open Subtitles | أنتم هاربون ؟ |
| Benim bölgemde kaçaksınız. | Open Subtitles | أنت يا أولاد هاربون من سجن مقاطعتي |